Türkçülüğü işleyen roman ve hikâyeleri ilk kez kaleme alan Ahmet Hikmet Müftüoğlu, akıcı üslubu ve betimlemeleriyle adeta okura anın fotoğrafını çeker. Zira bir müzede sergilenen kilimin nakışlarına bakarken, Anadolu'nun bir köyünde kilim tezgâhına oturmanız mümkündür. Ya da sokakta üzüm satan bir esnafın bakış ve nefes alışında bile millî duyguları okumanızı sağlar. Müftüoğlu'nun kendi önsözünde de belirttiği gibi Türk milletine ithaf edilen kitap, geçmişten günümüze Türk ruhu adına çok şey öğretiyor.
Çağlayanlar'ın bu baskısında Müftüoğlu'nun farklı dönemlerde yazmış olduğu hikâyelerine ilaveten yazarın ilk hikâyesi olan Leyla yahut Bir Mecnunun İntikamı da ilk kez günümüz Türkçesine çevrilerek kitaba eklenmiştir.
Türkçülüğü işleyen roman ve hikâyeleri ilk kez kaleme alan Ahmet Hikmet Müftüoğlu, akıcı üslubu ve betimlemeleriyle adeta okura anın fotoğrafını çeker. Zira bir müzede sergilenen kilimin nakışlarına bakarken, Anadolu'nun bir köyünde kilim tezgâhına oturmanız mümkündür. Ya da sokakta üzüm satan bir esnafın bakış ve nefes alışında bile millî duyguları okumanızı sağlar. Müftüoğlu'nun kendi önsözünde de belirttiği gibi Türk milletine ithaf edilen kitap, geçmişten günümüze Türk ruhu adına çok şey öğretiyor.
Çağlayanlar'ın bu baskısında Müftüoğlu'nun farklı dönemlerde yazmış olduğu hikâyelerine ilaveten yazarın ilk hikâyesi olan Leyla yahut Bir Mecnunun İntikamı da ilk kez günümüz Türkçesine çevrilerek kitaba eklenmiştir.