Özürlülerimizin toplum içinde yaşadıkları sıkıntılarını ve sosyal sorunlarını, yılmadan gündeme getiren gönül insanı Mustafa Öztürk, engelli olsun veya olmasın hepimizin manevî cevher niteliğinde en önemli ortak özelliğimiz olan “can”a vurgu yaparak meseleleri ele almaktadır. Radyo programlarında “Canda Özür Yok” tespitiyle yola çıkarken, bu kitabında aynı manevî ve mantıkî düşünce silsilesini koruyarak, “Can Aynı Can” deme ihtiyacını duymaktadır.
Mustafa Öztürk, özürlülük ve engellilik gibi gizlenemeyecek kadar bariz bir sosyal sorunun çözüm yollarını göstermektedir. Sosyal bir mesele, aynı zamanda insanî bir sorundur ve insanî sorunların çözümüne ancak gönülden ve yürekten yaklaşılırsa kalıcı bir çözüm bulunabilir. Kitapta verilen mesajların özünde şu hakikat gizlidir: “Ruhî ve manevî yönü olmayan bütün fikrî yaklaşımlar, hiçbir sosyal soruna çözüm getirmez. Sosyal sorunlarımızın çözümü, iradî şuurla ilgili bütüncül bir tefekkür, yani maddî ve manevî hayatımızı kuşatan anlamlı bir fikrî çerçeve oluşturmakla ancak mümkündür. Özürlülük gibi sosyal hayatımızı etkileyen meseleler, candan tefekkür, candan ilgi ve candan dayanışma ile çözümlenebilir.
Prof. Dr. Ali Seyyar
Özürlülerimizin toplum içinde yaşadıkları sıkıntılarını ve sosyal sorunlarını, yılmadan gündeme getiren gönül insanı Mustafa Öztürk, engelli olsun veya olmasın hepimizin manevî cevher niteliğinde en önemli ortak özelliğimiz olan “can”a vurgu yaparak meseleleri ele almaktadır. Radyo programlarında “Canda Özür Yok” tespitiyle yola çıkarken, bu kitabında aynı manevî ve mantıkî düşünce silsilesini koruyarak, “Can Aynı Can” deme ihtiyacını duymaktadır.
Mustafa Öztürk, özürlülük ve engellilik gibi gizlenemeyecek kadar bariz bir sosyal sorunun çözüm yollarını göstermektedir. Sosyal bir mesele, aynı zamanda insanî bir sorundur ve insanî sorunların çözümüne ancak gönülden ve yürekten yaklaşılırsa kalıcı bir çözüm bulunabilir. Kitapta verilen mesajların özünde şu hakikat gizlidir: “Ruhî ve manevî yönü olmayan bütün fikrî yaklaşımlar, hiçbir sosyal soruna çözüm getirmez. Sosyal sorunlarımızın çözümü, iradî şuurla ilgili bütüncül bir tefekkür, yani maddî ve manevî hayatımızı kuşatan anlamlı bir fikrî çerçeve oluşturmakla ancak mümkündür. Özürlülük gibi sosyal hayatımızı etkileyen meseleler, candan tefekkür, candan ilgi ve candan dayanışma ile çözümlenebilir.
Prof. Dr. Ali Seyyar