“Gökyüzünün rengi ne güzeldir şimdi. Kafamı kaldırıp baksam diyorum. Ya Miraç kızarsa? Yok canım! İçinden tek nefesle ölüm geçecek birine kızılır mı hiç? Bir gözüm kâinatın görkemine yeltense de geldiğim yere döneceğim için seviniyorum. Koca ömrü tükettiğim buna rağmen hâlâ her kederde kendimi idmansız hissettiğim bu dünyada istismar edilmiş bir ruhla yaşamaktan yoruldum ama can çekişmek istemiyorum. Azrail boynuma sarıldığında ciddiyetle ona memnuniyetimi göstermeyi diliyorum. Yarım bıraktığım her hayali yerime doğacak bir canın tamamlayacağını biliyorum. Ölüm yalnızca tapınacak putları olanlar için sondur. Ben gölgesinde yaşadığım ceviz ağacını düşlüyorum.”
“Gökyüzünün rengi ne güzeldir şimdi. Kafamı kaldırıp baksam diyorum. Ya Miraç kızarsa? Yok canım! İçinden tek nefesle ölüm geçecek birine kızılır mı hiç? Bir gözüm kâinatın görkemine yeltense de geldiğim yere döneceğim için seviniyorum. Koca ömrü tükettiğim buna rağmen hâlâ her kederde kendimi idmansız hissettiğim bu dünyada istismar edilmiş bir ruhla yaşamaktan yoruldum ama can çekişmek istemiyorum. Azrail boynuma sarıldığında ciddiyetle ona memnuniyetimi göstermeyi diliyorum. Yarım bıraktığım her hayali yerime doğacak bir canın tamamlayacağını biliyorum. Ölüm yalnızca tapınacak putları olanlar için sondur. Ben gölgesinde yaşadığım ceviz ağacını düşlüyorum.”