Genç prensin o sabah kurduğu müşavere meclisi pek gürültülü oldu. Mecliste bulunanların hepsi, şehzadeyi padişah ilân etmekte ittifak ediyorlardı. Fakat dâvanın delilleri üzerinde birleşemiyorlardı, fikir ayrılığına düşüyorlardı. Başta Lâla Yakup Bey olduğu halde birçokları Cem'in, Beyazıd'a bilgi, kuvvet ve cüret itibariyle faik olduğunu beyannameye kaydetmek istiyorlardı ve bunu padişahlığa istirikak için kâfi görüyorlardı. Bir kısmı Cem'in henüz çocuk iken babası tarafından Padişah vekilliğine layık görüldüğünü ve babasının sağlığında ona vekâlet eden şehzadenin tabiatıyla tahta tevarüs etmesi lâzım geldiğini halka anlatmak fikrini güdüyorlardı. Fatih'in Beyazıt için yazdığı mahut mektubu başlı başına bir hüccet olarak neşretmek isteyenler de vardı.
Bu mevzu üzerinde belki iki saat münakaşa etmekle beraber saltanat beyannamesinin metni bir türlü tespit edilemedi. Halkı kandıracak kuvvetli deliller üzerinde fikirler toplanamıyordu. Yazılacak şeyin hem kısa, hem inandırıcı olması lâzımdı, bunun için de en sağlam burhanlarla dâvayı süslemek icap ediyordu. Lâkin meclis, ihtilâftan kurtulamıyordu.
Genç prensin o sabah kurduğu müşavere meclisi pek gürültülü oldu. Mecliste bulunanların hepsi, şehzadeyi padişah ilân etmekte ittifak ediyorlardı. Fakat dâvanın delilleri üzerinde birleşemiyorlardı, fikir ayrılığına düşüyorlardı. Başta Lâla Yakup Bey olduğu halde birçokları Cem'in, Beyazıd'a bilgi, kuvvet ve cüret itibariyle faik olduğunu beyannameye kaydetmek istiyorlardı ve bunu padişahlığa istirikak için kâfi görüyorlardı. Bir kısmı Cem'in henüz çocuk iken babası tarafından Padişah vekilliğine layık görüldüğünü ve babasının sağlığında ona vekâlet eden şehzadenin tabiatıyla tahta tevarüs etmesi lâzım geldiğini halka anlatmak fikrini güdüyorlardı. Fatih'in Beyazıt için yazdığı mahut mektubu başlı başına bir hüccet olarak neşretmek isteyenler de vardı.
Bu mevzu üzerinde belki iki saat münakaşa etmekle beraber saltanat beyannamesinin metni bir türlü tespit edilemedi. Halkı kandıracak kuvvetli deliller üzerinde fikirler toplanamıyordu. Yazılacak şeyin hem kısa, hem inandırıcı olması lâzımdı, bunun için de en sağlam burhanlarla dâvayı süslemek icap ediyordu. Lâkin meclis, ihtilâftan kurtulamıyordu.