Ülkemizde çeşitli sebeplerden ötürü yeni nesiller ile eski nesiller arasında kopukluk oluşmuş bunun neticesinde tarihten mıras edindiğimiz nice değerler unutulmuştur. Nesiller arası kopukluğun giderilmesi ve yeni neslin kendi değerlerine bağlı bir şekilde yetiştirilmesi iyi bir tarih bilgisine bağlıdır.
Tarihini bilmek, bundan hareketle geleceğini daha iyi imar etmesi ve vatandaşına güvenilir bir ortam sağlaması tarih sahnesine çıkan her devletin amacıdır. Mevcut veya geleceğe yönelik sosyal değişimin iyi anlaşılması ve analiz edilmesi için geçmişteki sosyal yaşam biçiminde doğru ve gerçekçi şekilde ortaya konulmalıdır. Buna göre sosyal yaşam biçiminin doğru ve gerçekçi bir şekilde ortaya konmasında tarih ilmine ve tarihçilere büyük iş düşmektedir.
"Gerçeğin ne olduğu belgelerae saklıdır ve gerçek ancak belgelerin eleştirisiyle ortaya çıkar, belge yoksa tarih de yoktur" der Leopol von Ranke. Son yüzyılda ülkemizin yetiştirdiği en önemli tarihçilerden biri olan Halil İnalcık, "Gerçek bir tarih için kaynaklara gitmek, kaynakları iyi tenkit edip değerlendirmek gerekir" der. Her iki yazar da kaynak kullanımının tarih ilmi açısından önemini veciz bir şekilde ifade ederler. Tarih yazımında yararlanılan kaynaklardan biri de Şer'iyye sicilleridir.
Şer'iyye sicilleri, Osmanlı Devleti'nde mülki ve hukuki idarelerin görevlerini yerine getiren kadılar tarafından tutulmuştur. Şer'iyye sicillerinden faydalanılarak Osmanlı Devleti'nin siyasi, askeri, .iktisadi, idari ve içtimai tarihini aydınlatabilecek güvenilir bilgilere ulaşılabilir.
Bu çalışmada Çermik'in 399, 400, 401 ve 405 Nolu Şer'iyye Sicilleri'nin transkripsiyonu ve değerlendirmesi yapılmış olup, konuya ilgi duyan ya da çalışmak isteyenler için 1894-1918 yılları arasında Çermik'in idari, sosyal, ekonomik ve dini durumu ile ilgili emli bilgilere ulaşabilirler.
Ülkemizde çeşitli sebeplerden ötürü yeni nesiller ile eski nesiller arasında kopukluk oluşmuş bunun neticesinde tarihten mıras edindiğimiz nice değerler unutulmuştur. Nesiller arası kopukluğun giderilmesi ve yeni neslin kendi değerlerine bağlı bir şekilde yetiştirilmesi iyi bir tarih bilgisine bağlıdır.
Tarihini bilmek, bundan hareketle geleceğini daha iyi imar etmesi ve vatandaşına güvenilir bir ortam sağlaması tarih sahnesine çıkan her devletin amacıdır. Mevcut veya geleceğe yönelik sosyal değişimin iyi anlaşılması ve analiz edilmesi için geçmişteki sosyal yaşam biçiminde doğru ve gerçekçi şekilde ortaya konulmalıdır. Buna göre sosyal yaşam biçiminin doğru ve gerçekçi bir şekilde ortaya konmasında tarih ilmine ve tarihçilere büyük iş düşmektedir.
"Gerçeğin ne olduğu belgelerae saklıdır ve gerçek ancak belgelerin eleştirisiyle ortaya çıkar, belge yoksa tarih de yoktur" der Leopol von Ranke. Son yüzyılda ülkemizin yetiştirdiği en önemli tarihçilerden biri olan Halil İnalcık, "Gerçek bir tarih için kaynaklara gitmek, kaynakları iyi tenkit edip değerlendirmek gerekir" der. Her iki yazar da kaynak kullanımının tarih ilmi açısından önemini veciz bir şekilde ifade ederler. Tarih yazımında yararlanılan kaynaklardan biri de Şer'iyye sicilleridir.
Şer'iyye sicilleri, Osmanlı Devleti'nde mülki ve hukuki idarelerin görevlerini yerine getiren kadılar tarafından tutulmuştur. Şer'iyye sicillerinden faydalanılarak Osmanlı Devleti'nin siyasi, askeri, .iktisadi, idari ve içtimai tarihini aydınlatabilecek güvenilir bilgilere ulaşılabilir.
Bu çalışmada Çermik'in 399, 400, 401 ve 405 Nolu Şer'iyye Sicilleri'nin transkripsiyonu ve değerlendirmesi yapılmış olup, konuya ilgi duyan ya da çalışmak isteyenler için 1894-1918 yılları arasında Çermik'in idari, sosyal, ekonomik ve dini durumu ile ilgili emli bilgilere ulaşabilirler.