CIA ve Türkiye'de Darbeler 27 Mayıs 1960 Darbesi, 12 Mart 1971 Muhtırası, 12 Eylül 1980 Darbesi, Talat Aydemir ve Eminsu Darbe Girişimleri
Bu kitap, 27 Mayıs 1960 Darbesi, 12 Mart 1971 Muhtırası ve 12 Eylül 1980 Darbesi'nde Amerika Birleşik Devletleri'nin, dolayısıyla (Amerikan Merkezi İstihabarat Teşkilatı) CIA'nın, nasıl bir rol oynadığı sorusuna cevap vermektir. Bu sorunun cevabını bulmak için CIA, ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanları, Türkiye Cumuriyeti Cumhurbaşkanlığı, (Federal Araştırma Bürosu) FBI, Türkiye Büyük Millet Meclisi, İngiltere Parlamentosu ve önde gelen basın kuruluşlarının arşivlerinde çalışma fırsatı buldum. Bu arşivlerden elde ettiğim belgeler aradığım cevabı bulmamı sağladı. Mesele CIA olunca beraberinde birçok tartışmayı da getirmektedir. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Sovyet Rusya tehditleri nedeniyle ABD yanlısı dış politika benimsemişti. Türkiye bu politikasını Soğuk Savaş boyunca sıkı bir şekilde sürdürmüştür. Kıbrıs Meselesi başta olmak üzere, ekonomik ve siyasi gelişmelerde ABD'nin tartışmalı tutumunda bile Türkiye, yara alan ancak sadık olan taraf olmuştur. ABD'nin bu tutumu Türkiye tarihindeki en önemli gelişmeler olan darbeler hususunda tartışmaları da beraberinde getirmektedir.
Bu kitap, 27 Mayıs 1960 Darbesi, 12 Mart 1971 Muhtırası ve 12 Eylül 1980 Darbesi'nde Amerika Birleşik Devletleri'nin, dolayısıyla (Amerikan Merkezi İstihabarat Teşkilatı) CIA'nın, nasıl bir rol oynadığı sorusuna cevap vermektir. Bu sorunun cevabını bulmak için CIA, ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanları, Türkiye Cumuriyeti Cumhurbaşkanlığı, (Federal Araştırma Bürosu) FBI, Türkiye Büyük Millet Meclisi, İngiltere Parlamentosu ve önde gelen basın kuruluşlarının arşivlerinde çalışma fırsatı buldum. Bu arşivlerden elde ettiğim belgeler aradığım cevabı bulmamı sağladı. Mesele CIA olunca beraberinde birçok tartışmayı da getirmektedir. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Sovyet Rusya tehditleri nedeniyle ABD yanlısı dış politika benimsemişti. Türkiye bu politikasını Soğuk Savaş boyunca sıkı bir şekilde sürdürmüştür. Kıbrıs Meselesi başta olmak üzere, ekonomik ve siyasi gelişmelerde ABD'nin tartışmalı tutumunda bile Türkiye, yara alan ancak sadık olan taraf olmuştur. ABD'nin bu tutumu Türkiye tarihindeki en önemli gelişmeler olan darbeler hususunda tartışmaları da beraberinde getirmektedir.