Şehir dışındaki buğday tarlalarından birinde ulu bir ceviz ağacı vardı. Sonbaharda köylüler gelip cevizleri topladılar. Cevizler soyulup kurutulduktan sonra çuvala doldurulurken, bir tanesinin çürük olduğu fark edildi. Çürük cevizi ayırıp attılar. Çürük ceviz öteki cevizlerden ayrıldığı için çok üzülmüştü. Atıldığı yerde üzüntüyle beklerken, önce iki ayağı olmayan küçük bir karınca girdi kabuğundan içeri. Sonra, gözleri görmeyen başka bir karınca ve birlikte yaşamaya başladılar. Kışın soğuk günlerinden birinde çürük cevizin son konuğu Hap böceğiydi. Küçük Karınca ve Çürük Ceviz, farklılıklarına karşın bir arada kardeşçe, dostluk ve dayanışma içinde yaşamanın öyküsü.
Şehir dışındaki buğday tarlalarından birinde ulu bir ceviz ağacı vardı. Sonbaharda köylüler gelip cevizleri topladılar. Cevizler soyulup kurutulduktan sonra çuvala doldurulurken, bir tanesinin çürük olduğu fark edildi. Çürük cevizi ayırıp attılar. Çürük ceviz öteki cevizlerden ayrıldığı için çok üzülmüştü. Atıldığı yerde üzüntüyle beklerken, önce iki ayağı olmayan küçük bir karınca girdi kabuğundan içeri. Sonra, gözleri görmeyen başka bir karınca ve birlikte yaşamaya başladılar. Kışın soğuk günlerinden birinde çürük cevizin son konuğu Hap böceğiydi. Küçük Karınca ve Çürük Ceviz, farklılıklarına karşın bir arada kardeşçe, dostluk ve dayanışma içinde yaşamanın öyküsü.