26 Aralık 2004 tarihinde, Sri Lanka'nın güney sahiline vuran tsunami dalgalarında Sonali Deraniyagala, anne babasını, kocasını ve iki oğlunu kaybetti. Mucizevî şekilde o hayatta kalmayı başardı. Bu cesur ve acı verecek kadar samimi güncede felaketin o ilk dakikalarını ve sonrasını anlatıyor.
Yaşanan trajedinin sonrasındaki ilk aylarda yaşadıklarını, gerçeği kabul edemeyişini ve yüzleşemeyişini, geçip giden yılları, geçmişteki dolu dolu ve mutlu hayatına duyduğu özlemi, Londra'daki evini, çocuklarının doğumunu, kocasıyla üniversitede tanışmasını, çocukluğunu ve kaybettiği ailesini hatırlamanın ne kadar dayanılmaz olduğunu ama bir şekilde içinde yaşamaya devam etmelerini aşırı duygusallığa yer vermeden, sürükleyici biçimde paylaşıyor.
26 Aralık 2004 tarihinde, Sri Lanka'nın güney sahiline vuran tsunami dalgalarında Sonali Deraniyagala, anne babasını, kocasını ve iki oğlunu kaybetti. Mucizevî şekilde o hayatta kalmayı başardı. Bu cesur ve acı verecek kadar samimi güncede felaketin o ilk dakikalarını ve sonrasını anlatıyor.
Yaşanan trajedinin sonrasındaki ilk aylarda yaşadıklarını, gerçeği kabul edemeyişini ve yüzleşemeyişini, geçip giden yılları, geçmişteki dolu dolu ve mutlu hayatına duyduğu özlemi, Londra'daki evini, çocuklarının doğumunu, kocasıyla üniversitede tanışmasını, çocukluğunu ve kaybettiği ailesini hatırlamanın ne kadar dayanılmaz olduğunu ama bir şekilde içinde yaşamaya devam etmelerini aşırı duygusallığa yer vermeden, sürükleyici biçimde paylaşıyor.