Gitmek istemiyordum ama, birlikte yürüdüm. "Hala yasaları öğreniyor musun?" diye sordum.
"Evet, ancak çok zor. Kitaplarda bazı Latince sözcükler var ve ben hiç Latince bilmiyorum." dedi.
"Ben biliyorum, sana öğretirim" dedim.
"Yo, hayır, Bay Copperfield. Ben, çok yoksulum. Yoksul insanlar Latince öğrenemezler. Bu, yalnızca centilmenler içindir."
Bayan Heep, aynı oğlu gibiydi. Zayıftı ve onun da giysileri siyahtı. Oturdum. Bir sürü soru sordular. Ailemi ve Londra'yı sordular. Onlara Londra'daki bürodan bahsetmedim. Bay Wickfield ve Agnes'la ilgili sorular sordular.
"Bay Wickfield, çok şarap içiyor," dedi. Bayan Heep. "Bu onun için çok kötü." "Bilmiyorum," dedim. Bayan Heep'ten hiç hoşlanmamıştım.
Heep'lerin evinden çıktığım sırada biri; "Copperfield! Oğlum!" diye bağırdı.
Gitmek istemiyordum ama, birlikte yürüdüm. "Hala yasaları öğreniyor musun?" diye sordum.
"Evet, ancak çok zor. Kitaplarda bazı Latince sözcükler var ve ben hiç Latince bilmiyorum." dedi.
"Ben biliyorum, sana öğretirim" dedim.
"Yo, hayır, Bay Copperfield. Ben, çok yoksulum. Yoksul insanlar Latince öğrenemezler. Bu, yalnızca centilmenler içindir."
Bayan Heep, aynı oğlu gibiydi. Zayıftı ve onun da giysileri siyahtı. Oturdum. Bir sürü soru sordular. Ailemi ve Londra'yı sordular. Onlara Londra'daki bürodan bahsetmedim. Bay Wickfield ve Agnes'la ilgili sorular sordular.
"Bay Wickfield, çok şarap içiyor," dedi. Bayan Heep. "Bu onun için çok kötü." "Bilmiyorum," dedim. Bayan Heep'ten hiç hoşlanmamıştım.
Heep'lerin evinden çıktığım sırada biri; "Copperfield! Oğlum!" diye bağırdı.