Yurdumuzun yazın haritamıza girmeye başladığı yılların yazarıydı Bekir Yıldız. Usta bir öykücüydü. Güneydoğu Anadolu'yu, inanını, doğasını onunla tanıdık. Afrikamızı keşfeder gibi çarpıldık oranın gerçekleriyle, insanlarıyla. Gözlerini açıyor, silkeliyordu okurlarını, Yıldız, toplumcu-gerçekçi bir yazardı.
Bekir Yıldız'ı yitirdik. Yapıtları yaşayacak, yapıtları konuşacak gayrı.
Taşıma suyla imgesel değirmen döndürme yerine, kendi toprağının suyuyla ürününü yetiştiren, ununu öğüten, o unla doyurucu somunlar pişiren Yıldız, unutulmayacak elbet.
Yurdumuzun yazın haritamıza girmeye başladığı yılların yazarıydı Bekir Yıldız. Usta bir öykücüydü. Güneydoğu Anadolu'yu, inanını, doğasını onunla tanıdık. Afrikamızı keşfeder gibi çarpıldık oranın gerçekleriyle, insanlarıyla. Gözlerini açıyor, silkeliyordu okurlarını, Yıldız, toplumcu-gerçekçi bir yazardı.
Bekir Yıldız'ı yitirdik. Yapıtları yaşayacak, yapıtları konuşacak gayrı.
Taşıma suyla imgesel değirmen döndürme yerine, kendi toprağının suyuyla ürününü yetiştiren, ununu öğüten, o unla doyurucu somunlar pişiren Yıldız, unutulmayacak elbet.