Deniz Bugüne Bakıyor (Ciltli)

Stok Kodu:
9786054387311
Boyut:
13.50x20.00
Sayfa Sayısı:
84
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%30 indirimli
10,00
10,00
9786054387311
659950
Deniz Bugüne Bakıyor (Ciltli)
Deniz Bugüne Bakıyor (Ciltli)
10.00

(...)
Bu küçük çalışma, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilişlerinden tam 39 yıl sonra bir varsayımın getirdiği sorunun izinde hazırlandı. "Deniz bugün yaşasaydı!" Bundan iki yıl önce birkaç lüzumsuz isim "Deniz bugün yaşasaydı, bankacı olurdu, işadamı olurdu, bir holdingte CEO olurdu, savunduğu fikirleri savunmazdı, pişman olurdu" vb. zevzeklikler yapmış, yukarda bahsettiğim duyarlıklar çerçevesinde Deniz'e bakan yoldaşları, arkadaşları ise böylesi bir haksızlığa öfke duymuşlar, sesleri yettiğince bunun bir haksızlık olduğunu dile getirmeye çalışmışlardı. Bütün insani değerlerin maddi değerlerle yer değiştirdiği bir çağda Denizler'in yarattığı o imgenin de bozulması şarttı sanki. Son kale de düşürülmeliydi. O imge, öylece orada, dimdik ayakta kalırsa, yeni yeni adanmış insanlar, iyiliği, yiğitliği, devrimi, toplumculuğu kendinin önüne koyan gençler çıkabilir, onları kendilerine örnek alabilirlerdi. İşte bu yüzden o "deniz" imgesi de öldürülmeli, iğdiş edilmeliydi. Bedenlerinin idam edilmesi yetmemişti. Onların idealistlikleri, adanmışlıkları, devrimcilikleri de lekelenmeli, aşağılanmalı, mahkum edilmeliydi.
(...)

(...)
Bu küçük çalışma, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilişlerinden tam 39 yıl sonra bir varsayımın getirdiği sorunun izinde hazırlandı. "Deniz bugün yaşasaydı!" Bundan iki yıl önce birkaç lüzumsuz isim "Deniz bugün yaşasaydı, bankacı olurdu, işadamı olurdu, bir holdingte CEO olurdu, savunduğu fikirleri savunmazdı, pişman olurdu" vb. zevzeklikler yapmış, yukarda bahsettiğim duyarlıklar çerçevesinde Deniz'e bakan yoldaşları, arkadaşları ise böylesi bir haksızlığa öfke duymuşlar, sesleri yettiğince bunun bir haksızlık olduğunu dile getirmeye çalışmışlardı. Bütün insani değerlerin maddi değerlerle yer değiştirdiği bir çağda Denizler'in yarattığı o imgenin de bozulması şarttı sanki. Son kale de düşürülmeliydi. O imge, öylece orada, dimdik ayakta kalırsa, yeni yeni adanmış insanlar, iyiliği, yiğitliği, devrimi, toplumculuğu kendinin önüne koyan gençler çıkabilir, onları kendilerine örnek alabilirlerdi. İşte bu yüzden o "deniz" imgesi de öldürülmeli, iğdiş edilmeliydi. Bedenlerinin idam edilmesi yetmemişti. Onların idealistlikleri, adanmışlıkları, devrimcilikleri de lekelenmeli, aşağılanmalı, mahkum edilmeliydi.
(...)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat