Deniz Görmemiş Çocuklar

Stok Kodu:
9786057934642
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
120
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2020-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
20,00
16,00
9786057934642
539774
Deniz Görmemiş Çocuklar
Deniz Görmemiş Çocuklar
16.00

Harran Ovası sıcaktan cayır cayır kavrulurken, bir kamyon, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Osmaniye'ye doğru bağıra bağıra gidiyor. … Kamyonun kasasında bir sürü insan, üç kuruş para kazanma derdinde… Aralarında çocuklar da var…

Cansu ile Fırat, ilk kez ilçe sınırları dışına çıkıyorlar. Yeryüzünde başka dağların, ovaların, ırmakların ve insanların olduğunu gördükçe hayrete düşüyorlar…

Çukurova'da, yeşilin tonları arasında, kar beyazı pamuk tarlalarına ulaştıklarında, artık işbaşı vakti gelmiştir. Günlerce, haftalarca çalışıp yorulurlar; yanarlar, kavrulurlar. Yılanlar gibi kabuk değiştirirler. Toros Dağları'nın yanı başında; Ceyhan Irmağı'nın kıyısında, uçsuz bucaksız tarlalarda ırgat olmayı, ırgatlar gibi yaşamayı öğrenirler. Ve o çocuk yürekleriyle; eski bir bisiklet ve birkaç elbisenin hayali içinde, mutluluğa ve umuda yelken açarlar. Bir serüvenden ötekine; bazen düş kırıklığına, bazen isyanlara, bazen de cılız umutlara sarılırlar. Hiç bilmedikleri, düşleyemedikleri gizemli hayatları keşfederler. Ve en önemlisi, “özgürlüğün insan, insanın kitap olduğunu” anlamaya başlarlar.

Harran Ovası sıcaktan cayır cayır kavrulurken, bir kamyon, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Osmaniye'ye doğru bağıra bağıra gidiyor. … Kamyonun kasasında bir sürü insan, üç kuruş para kazanma derdinde… Aralarında çocuklar da var…

Cansu ile Fırat, ilk kez ilçe sınırları dışına çıkıyorlar. Yeryüzünde başka dağların, ovaların, ırmakların ve insanların olduğunu gördükçe hayrete düşüyorlar…

Çukurova'da, yeşilin tonları arasında, kar beyazı pamuk tarlalarına ulaştıklarında, artık işbaşı vakti gelmiştir. Günlerce, haftalarca çalışıp yorulurlar; yanarlar, kavrulurlar. Yılanlar gibi kabuk değiştirirler. Toros Dağları'nın yanı başında; Ceyhan Irmağı'nın kıyısında, uçsuz bucaksız tarlalarda ırgat olmayı, ırgatlar gibi yaşamayı öğrenirler. Ve o çocuk yürekleriyle; eski bir bisiklet ve birkaç elbisenin hayali içinde, mutluluğa ve umuda yelken açarlar. Bir serüvenden ötekine; bazen düş kırıklığına, bazen isyanlara, bazen de cılız umutlara sarılırlar. Hiç bilmedikleri, düşleyemedikleri gizemli hayatları keşfederler. Ve en önemlisi, “özgürlüğün insan, insanın kitap olduğunu” anlamaya başlarlar.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat