Onu ilk kez, 20 Temmuz 1866'da Governor Higginson isimli gemi, Avustralya açıklarında gördü. Kalküta'dan kalkan Kaptan Baker yönetimindeki başka bir gemi de, onu haritalarda olmayan bir kum seti sandı. Ancak yaklaştıklarında; iki su sütunu aynı anda fışkırmaya başlayınca, kum seti olmadığını anladılar. Metrelerce yükseğe fışkıran suları görünce Kaptan Baker:
— Eğer bu, sıcak su püskürten bir kaynak değilse, bilinmeyen bir deniz canlısı olmalı, dedi.
Şaşkınlık ve korku gözlerinden okunuyordu.
Bu ilginç, gizemli ve açıklanamayan olay dilden dile dolaşmaya başladı. Söylentiler toplumu ve özellikle denizcileri çok heyecanlandırmıştı. Onunla karşılaştıklarını söyleyenler onu, "Mekik şeklinde, oldukça uzun bir cisimdi. Balinadan büyük ve hızlıydı. Arada bir de fosforlu ışıklar çıkararak su püskürtüyordu," diye tanımlıyorlardı.
Onu ilk kez, 20 Temmuz 1866'da Governor Higginson isimli gemi, Avustralya açıklarında gördü. Kalküta'dan kalkan Kaptan Baker yönetimindeki başka bir gemi de, onu haritalarda olmayan bir kum seti sandı. Ancak yaklaştıklarında; iki su sütunu aynı anda fışkırmaya başlayınca, kum seti olmadığını anladılar. Metrelerce yükseğe fışkıran suları görünce Kaptan Baker:
— Eğer bu, sıcak su püskürten bir kaynak değilse, bilinmeyen bir deniz canlısı olmalı, dedi.
Şaşkınlık ve korku gözlerinden okunuyordu.
Bu ilginç, gizemli ve açıklanamayan olay dilden dile dolaşmaya başladı. Söylentiler toplumu ve özellikle denizcileri çok heyecanlandırmıştı. Onunla karşılaştıklarını söyleyenler onu, "Mekik şeklinde, oldukça uzun bir cisimdi. Balinadan büyük ve hızlıydı. Arada bir de fosforlu ışıklar çıkararak su püskürtüyordu," diye tanımlıyorlardı.