Deprem Altında Son Nefes

Stok Kodu:
9786059352604
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
224
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
13,89
11,11
9786059352604
379500
Deprem Altında Son Nefes
Deprem Altında Son Nefes
11.11

Savcı, haklısın, diye düşündü. İsmet, Hatice çok tehlikeli bir bayan, dedi. Ama şimdilik yarattığı tehlikeyi bastıracak derecede faydası dokunabilirdi. Fakat bu durumun ne kadar süreceğini zaman gösterecekti.

Hatice, mahkeme salonundan çıktıktan sonra kendisini eve bırakmak isteyen bayan polis Mehtap'ın teklifini kabul etmişti. Birlikte taksiye binmiş, radyodan haberlerde İzmit, Gölcük, Düzce'de yaşanan deprem enkazı altında kalıp, kolu kesilen insanları dinliyordu. Bulutların arasından, fırsat buldukça yüzünü gösteren güneş ışığı gökyüzünü kızıla boyamıştı. Bu manzarayı görünce Hatice, polisin kendisini eve bırakmasından bir daha mutlu oldu.

Hatice'nin sokağına girdikleri anda sokak lambaları yandı. Ancak evin görünüşü, biraz önceki huzuruna son vererek içinin yeniden korkuya kapılmasına neden olmuştu. Birkaç gün önce yaşadıklarını düşünmüştü, "Ben neden deprem altındaki son nefesi veren yaralı veya ölmüş insanlardan altın ve para hırsızlığını yaptım? Biz hırsızlar insan mıyız yoksa bilinmeyen yaratık mıyız?.."

Polis, son bir karar vererek, elinizi uzatır mısınız, dedi.

Hatice'nin yüzünde beliren soru işareti, yaşanacakları değiştirmeye yetmeyecekti..

Savcı, haklısın, diye düşündü. İsmet, Hatice çok tehlikeli bir bayan, dedi. Ama şimdilik yarattığı tehlikeyi bastıracak derecede faydası dokunabilirdi. Fakat bu durumun ne kadar süreceğini zaman gösterecekti.

Hatice, mahkeme salonundan çıktıktan sonra kendisini eve bırakmak isteyen bayan polis Mehtap'ın teklifini kabul etmişti. Birlikte taksiye binmiş, radyodan haberlerde İzmit, Gölcük, Düzce'de yaşanan deprem enkazı altında kalıp, kolu kesilen insanları dinliyordu. Bulutların arasından, fırsat buldukça yüzünü gösteren güneş ışığı gökyüzünü kızıla boyamıştı. Bu manzarayı görünce Hatice, polisin kendisini eve bırakmasından bir daha mutlu oldu.

Hatice'nin sokağına girdikleri anda sokak lambaları yandı. Ancak evin görünüşü, biraz önceki huzuruna son vererek içinin yeniden korkuya kapılmasına neden olmuştu. Birkaç gün önce yaşadıklarını düşünmüştü, "Ben neden deprem altındaki son nefesi veren yaralı veya ölmüş insanlardan altın ve para hırsızlığını yaptım? Biz hırsızlar insan mıyız yoksa bilinmeyen yaratık mıyız?.."

Polis, son bir karar vererek, elinizi uzatır mısınız, dedi.

Hatice'nin yüzünde beliren soru işareti, yaşanacakları değiştirmeye yetmeyecekti..

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat