Frankfurt'taki penceremden baktığımda, konforlu binaların önüne özenle dizilmiş arabalardan başka bir şey görmüyordum. Hiç insan ayağı değmemişçesine sessizlik ve kimsesizliği inatla sürdüren bu sokak, bana çocukluğumun, şimdi, bir masalmış ve ne sıcakmış, dediğim renk, ses, kavga ve sevda dolu sokağını özletiyordu... Orada yamuk yumuk evlerin pencerelerinden duyulan gramofon sesleri ve küfürlü kahkahalar, sokak satıcılarının, oynatıcılarının seslerine karışıyordu... Ben nereye gittiysem o sokak bütün insanlarıyla peşimden geldi sanki.
Frankfurt'taki penceremden baktığımda, konforlu binaların önüne özenle dizilmiş arabalardan başka bir şey görmüyordum. Hiç insan ayağı değmemişçesine sessizlik ve kimsesizliği inatla sürdüren bu sokak, bana çocukluğumun, şimdi, bir masalmış ve ne sıcakmış, dediğim renk, ses, kavga ve sevda dolu sokağını özletiyordu... Orada yamuk yumuk evlerin pencerelerinden duyulan gramofon sesleri ve küfürlü kahkahalar, sokak satıcılarının, oynatıcılarının seslerine karışıyordu... Ben nereye gittiysem o sokak bütün insanlarıyla peşimden geldi sanki.