İlk ve biricik kitabının ilk baskısı için şöyle yazmıştı Fakir İdris; "Dış Kanama, 1982 Aralık'ında 90 adet çoğaltılarak seyrek başdaşlara, birkaç ahî buçuk şair kardeşime, ara sıra doğru rıhtımda buluştuğum negatif ikizlerime ve ayrıca 1971 – 1972'de geçirdiğim kesintisiz şifahî dış kanamayı benimle yaşarken belleğinde pıhtı kalmış olabilecek bir iki silûete iletilmiştir; ilk iki sayfanın ahvale göre el yazısına başvurması bundandır."
Türkçe yazının bu orijinal metni zaman içinde dergilerde göründü kayboldu ama derli toplu bir baskısı hiç yapılmadı. 35 uzun yılın ardından Fakir İdris, Kült'te yeniden hortluyor. 150 sınırı baskı, ardından 50 özel ex-librisli baskısı ile Dış Kanama sınırlı sayıda dar-kitlesi için hazır. Çıktık işte, ayraç dışına. Böylece. Hiçbir levhada yer almadığımızı unutmadık.
Kafa tutan kentlerin sözüm ona yandığı bulanık milatlarda. Ağaçsız bırakıldıysak, doğanın bile tanımadığı bir tohum var elimizde diktiğimiz dikeceğimiz.
İlk ve biricik kitabının ilk baskısı için şöyle yazmıştı Fakir İdris; "Dış Kanama, 1982 Aralık'ında 90 adet çoğaltılarak seyrek başdaşlara, birkaç ahî buçuk şair kardeşime, ara sıra doğru rıhtımda buluştuğum negatif ikizlerime ve ayrıca 1971 – 1972'de geçirdiğim kesintisiz şifahî dış kanamayı benimle yaşarken belleğinde pıhtı kalmış olabilecek bir iki silûete iletilmiştir; ilk iki sayfanın ahvale göre el yazısına başvurması bundandır."
Türkçe yazının bu orijinal metni zaman içinde dergilerde göründü kayboldu ama derli toplu bir baskısı hiç yapılmadı. 35 uzun yılın ardından Fakir İdris, Kült'te yeniden hortluyor. 150 sınırı baskı, ardından 50 özel ex-librisli baskısı ile Dış Kanama sınırlı sayıda dar-kitlesi için hazır. Çıktık işte, ayraç dışına. Böylece. Hiçbir levhada yer almadığımızı unutmadık.
Kafa tutan kentlerin sözüm ona yandığı bulanık milatlarda. Ağaçsız bırakıldıysak, doğanın bile tanımadığı bir tohum var elimizde diktiğimiz dikeceğimiz.