Dörtlükler : Nostradamus'un Kayıp Kehaneti

Stok Kodu:
9786055831936
Boyut:
13.50x20.50
Sayfa Sayısı:
467
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-04
Çeviren:
Ruhiye Erulaş
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%30 indirimli
23,15
16,21
9786055831936
381752
Dörtlükler : Nostradamus'un Kayıp Kehaneti
Dörtlükler : Nostradamus'un Kayıp Kehaneti
16.21

“Asıl adım Shabaz Ma'ak Lom. Bir zamanlar Suhaim ve Saif al Din adında iki kardeşim vardı. Bağdat'ın kuzeyinde, Shaab Bölgesi'nde yaşardık, babam pazarda mal satardı. Hiç kimseyle bir derdimiz yoktu. Bağdat'ın işgali başladıktan birkaç hafta sonra, 26 Mart 2003'te, ailem pazarda tezgah açmıştı. Babam beni bir yere mal teslim etmeye göndermişti.

O sırada tepemden, alçak irtifada, kırmızı, beyaz ve mavi yıldızlı bir Amerikan savaş uçağı geçti. Yaşadığımız ve çalıştığımız bölgede hiç Cumhuriyet Muhafızı olmadığından ne yaptıklarını merak ettim. Ama Amerikalıların umrunda değildik. Sadece meyve satmaya çalışan ailemi ve pazardaki diğer masum insanları bombaladılar. İki erkek kardeşimi, annemi ve babamı öldürdüler. İşte o zaman cihat çağrısına uydum. Şimdi siz Amerikalılar da insanın, ailesini kaybetmesinin ne demek olduğunu öğreneceksiniz.”

Profesör Morse, çok sevdiği karısını 11 Eylül saldırılarında kaybetmiş bir Amerikalıdır. Bir gün telefonu çalar ve bir adam, Nostradamus'un yüzyıllar öncesinden kendisine bir mesaj gönderdiğini söyler.

Morse, iki çocuğunu da yanına alarak kendisini Nostradamus'un çözülemeyen kehanetlerinin peşinde, gizemli bir bulmacanın içinde bulur. Artık tüm dünyanın kaderi kendi ellerindedir...

“Asıl adım Shabaz Ma'ak Lom. Bir zamanlar Suhaim ve Saif al Din adında iki kardeşim vardı. Bağdat'ın kuzeyinde, Shaab Bölgesi'nde yaşardık, babam pazarda mal satardı. Hiç kimseyle bir derdimiz yoktu. Bağdat'ın işgali başladıktan birkaç hafta sonra, 26 Mart 2003'te, ailem pazarda tezgah açmıştı. Babam beni bir yere mal teslim etmeye göndermişti.

O sırada tepemden, alçak irtifada, kırmızı, beyaz ve mavi yıldızlı bir Amerikan savaş uçağı geçti. Yaşadığımız ve çalıştığımız bölgede hiç Cumhuriyet Muhafızı olmadığından ne yaptıklarını merak ettim. Ama Amerikalıların umrunda değildik. Sadece meyve satmaya çalışan ailemi ve pazardaki diğer masum insanları bombaladılar. İki erkek kardeşimi, annemi ve babamı öldürdüler. İşte o zaman cihat çağrısına uydum. Şimdi siz Amerikalılar da insanın, ailesini kaybetmesinin ne demek olduğunu öğreneceksiniz.”

Profesör Morse, çok sevdiği karısını 11 Eylül saldırılarında kaybetmiş bir Amerikalıdır. Bir gün telefonu çalar ve bir adam, Nostradamus'un yüzyıllar öncesinden kendisine bir mesaj gönderdiğini söyler.

Morse, iki çocuğunu da yanına alarak kendisini Nostradamus'un çözülemeyen kehanetlerinin peşinde, gizemli bir bulmacanın içinde bulur. Artık tüm dünyanın kaderi kendi ellerindedir...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat