Türkiye, 1983'den sonra, güçlü bir kıskacın arasında, her geçen gün, sıkıldıkça sıkılıyordu: "Bölücü terör! ve "irtica".Her iki tehdit de, 12 Eylül Yönetimi'nin uzantısı olan 1983'den sonraki Dönemde, olağanüstü bir ivme kazanıyordu. Buna karşın, o yıllarda (1983-1993) iktidardaki yöneticiler, her iki tehdit için de, "abartmayın", "önemli değil" v.b diye diye, bugünlere geliniyordu.Bölügiray, 26 Aralık 1978'de, sıkı yönetimin ilanı ile başlattığı 12 Eylül sürecinin, çeşitli evrelerini irdeleleyen dizisinin beşinci kitabı olan "doruktaki irtica" kitabında, en az bölücü terör denli önemli olan irtica tehdidini, irticanın tırmanışını ve nedenlerini anlatmaya çalışıyor. Bu kitabın temel amacı: Türkiye Cumhuriyeti'ni Atatürkçü, Laik, Çağdaş ve Uygar v.b. değişmez temel ilkeleri açısından, salt 1937den sonraki süreç içinde oluşan irticanın bir fotoğrafını çekmek ve bunu okuyucunun önüne sermektir. Çünkü, 1950'de atağa geçen irtica, 1983'den sonra "doruğa" tırmanıyordu...Kitabı okurken ortaya çıkacak olan bu fotoğrafı,. ibret, dehşet ve sonsuz bir üzüntü içinde gözlemleyecek ve "irtica, nasıl oldu da bugünkü boyutlarına ulaştı?" sorusuna yanıt bulabileceksiniz...
Türkiye, 1983'den sonra, güçlü bir kıskacın arasında, her geçen gün, sıkıldıkça sıkılıyordu: "Bölücü terör! ve "irtica".Her iki tehdit de, 12 Eylül Yönetimi'nin uzantısı olan 1983'den sonraki Dönemde, olağanüstü bir ivme kazanıyordu. Buna karşın, o yıllarda (1983-1993) iktidardaki yöneticiler, her iki tehdit için de, "abartmayın", "önemli değil" v.b diye diye, bugünlere geliniyordu.Bölügiray, 26 Aralık 1978'de, sıkı yönetimin ilanı ile başlattığı 12 Eylül sürecinin, çeşitli evrelerini irdeleleyen dizisinin beşinci kitabı olan "doruktaki irtica" kitabında, en az bölücü terör denli önemli olan irtica tehdidini, irticanın tırmanışını ve nedenlerini anlatmaya çalışıyor. Bu kitabın temel amacı: Türkiye Cumhuriyeti'ni Atatürkçü, Laik, Çağdaş ve Uygar v.b. değişmez temel ilkeleri açısından, salt 1937den sonraki süreç içinde oluşan irticanın bir fotoğrafını çekmek ve bunu okuyucunun önüne sermektir. Çünkü, 1950'de atağa geçen irtica, 1983'den sonra "doruğa" tırmanıyordu...Kitabı okurken ortaya çıkacak olan bu fotoğrafı,. ibret, dehşet ve sonsuz bir üzüntü içinde gözlemleyecek ve "irtica, nasıl oldu da bugünkü boyutlarına ulaştı?" sorusuna yanıt bulabileceksiniz...