"İkinci Dünya Savaşı, ardında 45 milyon ölü, yakılmış ülkeler, yıkılmış şehirler ve bu felaketten çıkarılmış dersler bırakarak sona erdi.
Yıllar içinde yıkılan şehirler onarıldı. Yaralar iyileşti. Acılar unutuldu. Avrupa'da Hitler gibi, Mussolini gibi diktatörlerin bir daha çıkamayacakları bir demokratik ve özgürlük zemini oluşturuldu. Faşizm itibarsızlaştırıldı. Dünyada da demokrasi ve özgürlükler en azından retorik düzeyde tek geçer akçe haline geldi. Almanya bugün Avrupa'nın saygın liberal demokrasilerinden. İtalya, Avrupa'nın demokrasi simgesi olmasa bile en canlı rengi ve neşeli yüzü. Savaşta en büyük darbeyi alan Japonya dahi atom bombalarını sadece anma günlerinde hatırlıyor.
Bugün 2. Dünya Savaşı çeşitli müzelerde ve tarih kitaplarında yaşıyor. Bir de Birleşmiş Milletler'de. Birleşmiş Milletler bir daha böylesine bir savaşın yaşanmaması için kuruldu. Ancak Il. Dünya Savaşı'nın galibi devletlerin hüküm sürdüğü bir yapı olmaktan öteye gidemedi. Kuruluşun en önemli icra organı Güvenlik Konseyinde bu 5 devlet daimi üye oldu, aynı zamanda veto hakkı elde etti.
1940'ların faşist devletleri ileri demokrasiye geçti. Demir perde dağıldı. Berlin Duvarı çekiçlerle yıkıldı. Arap Baharı yaşandı, yıkılmaz gözüyle bakılan diktatörler yıkıldı. Bir tek Birleşmiş Milletler'in yapısı değişmedi. Dünyaya demokrasi geldi ancak dünyanın en büyük ortak örgütü BM bu rüzgardan nasibini alamadı.
Dünya 5 vetocunun keyfiyetine bırakıldı. (İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve Amerika) Arka planındaki diğer 5 yapıyı da görmezden gelerek!
CFR, Üçlü Komisyon, Bilderberg, CIA, Vatican!
Ve bütün bunların temsilcisi; BIRLEŞMİŞ DEVLETLER!
Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha ezber bozacak bir harket yaptı;
One Minute'nin ardından!
"İkinci Dünya Savaşı, ardında 45 milyon ölü, yakılmış ülkeler, yıkılmış şehirler ve bu felaketten çıkarılmış dersler bırakarak sona erdi.
Yıllar içinde yıkılan şehirler onarıldı. Yaralar iyileşti. Acılar unutuldu. Avrupa'da Hitler gibi, Mussolini gibi diktatörlerin bir daha çıkamayacakları bir demokratik ve özgürlük zemini oluşturuldu. Faşizm itibarsızlaştırıldı. Dünyada da demokrasi ve özgürlükler en azından retorik düzeyde tek geçer akçe haline geldi. Almanya bugün Avrupa'nın saygın liberal demokrasilerinden. İtalya, Avrupa'nın demokrasi simgesi olmasa bile en canlı rengi ve neşeli yüzü. Savaşta en büyük darbeyi alan Japonya dahi atom bombalarını sadece anma günlerinde hatırlıyor.
Bugün 2. Dünya Savaşı çeşitli müzelerde ve tarih kitaplarında yaşıyor. Bir de Birleşmiş Milletler'de. Birleşmiş Milletler bir daha böylesine bir savaşın yaşanmaması için kuruldu. Ancak Il. Dünya Savaşı'nın galibi devletlerin hüküm sürdüğü bir yapı olmaktan öteye gidemedi. Kuruluşun en önemli icra organı Güvenlik Konseyinde bu 5 devlet daimi üye oldu, aynı zamanda veto hakkı elde etti.
1940'ların faşist devletleri ileri demokrasiye geçti. Demir perde dağıldı. Berlin Duvarı çekiçlerle yıkıldı. Arap Baharı yaşandı, yıkılmaz gözüyle bakılan diktatörler yıkıldı. Bir tek Birleşmiş Milletler'in yapısı değişmedi. Dünyaya demokrasi geldi ancak dünyanın en büyük ortak örgütü BM bu rüzgardan nasibini alamadı.
Dünya 5 vetocunun keyfiyetine bırakıldı. (İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve Amerika) Arka planındaki diğer 5 yapıyı da görmezden gelerek!
CFR, Üçlü Komisyon, Bilderberg, CIA, Vatican!
Ve bütün bunların temsilcisi; BIRLEŞMİŞ DEVLETLER!
Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha ezber bozacak bir harket yaptı;
One Minute'nin ardından!