Fenerbahçe aşkı ile yazılmış olan bu kitabın yazarı kendine Mahlas isim olarak "Herif 58" demektedir. Bilindiği gibi Türkiye'de ve dünyanın değişik ülkelerinde yazar ve sanatçıların çoğunluğu akılda kalacak veya kendilerine yakışan isimler kullanmaktadır. Herif 58 de bu kitaba on yıl gibi uzun bir süre zaman ayırmış ve bakın Fenerbahçe'yi bizlere nasıl anlatıyor: "Benim anlatımımın yetersiz olduğu, Fenerbahçe'ye duyulan kin ve düşmanlığı anlatmada kifayetsiz kaldığı fikrinde hep sadık kaldım. Bu kitap yazılırken henüz 3 Temmuz süreci yaşanmamış, engizisyon mahkemeleri kurulmamış, Silivri zindanları masumlarla doldurul- mamıştı. 3 Temmuz sürecinde yaşananlar bu kitapta 2006, 2007 ve 2008 yıllarında yazılanların hayal ürünü olmadığını gösterdi. Bizler, bize duyulan düşmanlığı ne kadar tarif etsek veya anlatsak yetersiz kaldığımızı anladık. Bu zalim havuz medyasının kalemşorları yanında; Mütareke basınının sütten çıkma ak kaşık olduğunu, Ali Kemallerin daha vatanperver ve vicdan sahibi olduğunu gördük. Toplum nasıl yönlendirilir, toplum mühendisliği ve algının nasıl olduğunu 3 Temmuz da öğrendik. Algı operasyonunun nasıl olacağı memleketimizde uygulamalı olarak bütün cihana gösterildi. Eminim dünyadaki bütün hatırı sayılır iddialı Gizli Örgütlere ve ayrıca dünyanın güçlü kabul edilen devletleri olan ABD'sinden Çin'ine, Rusya'sından İsrail'ine, İran'ından İngiltere'sine, CIAUAN MOSSAD'A, KGB'DEN MI-5'E kadar algının nasıl yapılıp, milletin nasıl kandırılacağını biz öğrettik...
Fenerbahçe aşkı ile yazılmış olan bu kitabın yazarı kendine Mahlas isim olarak "Herif 58" demektedir. Bilindiği gibi Türkiye'de ve dünyanın değişik ülkelerinde yazar ve sanatçıların çoğunluğu akılda kalacak veya kendilerine yakışan isimler kullanmaktadır. Herif 58 de bu kitaba on yıl gibi uzun bir süre zaman ayırmış ve bakın Fenerbahçe'yi bizlere nasıl anlatıyor: "Benim anlatımımın yetersiz olduğu, Fenerbahçe'ye duyulan kin ve düşmanlığı anlatmada kifayetsiz kaldığı fikrinde hep sadık kaldım. Bu kitap yazılırken henüz 3 Temmuz süreci yaşanmamış, engizisyon mahkemeleri kurulmamış, Silivri zindanları masumlarla doldurul- mamıştı. 3 Temmuz sürecinde yaşananlar bu kitapta 2006, 2007 ve 2008 yıllarında yazılanların hayal ürünü olmadığını gösterdi. Bizler, bize duyulan düşmanlığı ne kadar tarif etsek veya anlatsak yetersiz kaldığımızı anladık. Bu zalim havuz medyasının kalemşorları yanında; Mütareke basınının sütten çıkma ak kaşık olduğunu, Ali Kemallerin daha vatanperver ve vicdan sahibi olduğunu gördük. Toplum nasıl yönlendirilir, toplum mühendisliği ve algının nasıl olduğunu 3 Temmuz da öğrendik. Algı operasyonunun nasıl olacağı memleketimizde uygulamalı olarak bütün cihana gösterildi. Eminim dünyadaki bütün hatırı sayılır iddialı Gizli Örgütlere ve ayrıca dünyanın güçlü kabul edilen devletleri olan ABD'sinden Çin'ine, Rusya'sından İsrail'ine, İran'ından İngiltere'sine, CIAUAN MOSSAD'A, KGB'DEN MI-5'E kadar algının nasıl yapılıp, milletin nasıl kandırılacağını biz öğrettik...