Kuşatma İhanet Açlık için ne dediler:
"Ben dedem Hoca şerif oğlu Ali Hoca ile ninem Hamide hatunun Antep harbinin açlık ve sefalet günlerini dinleyerek büyüdüm. Ayrıca bu konuda yazılmış birçok kitabı da okudum. Öztaş'ın 2009 yılında yazdığı Kuşatma İhanet Açlık (Antep Savaşı) kitabını da okudum. Her sayfasında sanki Antep Harbi'ni yaşıyordum, zaman zaman gözyaşlarımı tutamadımve çok etkilendim. Kitabı okuyup bitirdiğimde ellerimi açıp Tanrıya yalvardım:" Ne bu şehir, ne bu ülke ve ne de bu ulus bir daha kurtuluş savaşı verme zorunda kalmasın!" dedim. Akşam oğlum Ömer ve kızım Zeynep'i karşıma alıp elimde kitap, buğulu gözlerimle titreyerek şunları söyledim: Bu kitap atalarımızın onurlu direnişinin destandır. Sizler okuyunuz, sizlerden sonra da torunlarım okusun, sizlere bıkacağım tek miras'tır. Her kitabı okuyup bitirince daima son sayfaya not düşerim. Antep Savaşı'nın son sayfasına ise şu notu yazdım: Kaya Öğretmenim eline, yüreğine sağlık.
-Dr. Samet Bayrak
"Biz de yazma kültürü pek yok. Yıllardır Antep Harbinin ve ermenilerle olan ilişkilerimizin nedeni, nasılı üzerinde kapsamlı bir araştırma, inceleme yoktu. Birileri mutlaka yapmalıydı ve yeni kuşağın da bunları bilmesi lazımdı. Nihayet bunu siz yaptınız. Ellerinize sağlık. Bize geçmişimizi irdelemeyi, bilmeyi öğrettiniz. Her satırını çölde susayan bir insanın susuzluğunu giderircesine içerek okudum ve beni bu kadar saran, mutlu eden bir kitap okumadığımı da belirtmek isterim. Tebrikler...
-Ahmet Özkök
Kuşatma İhanet Açlık Romanınızı okuyunca aynı zamanda yetkin bir araştırmacı, iyi bir romancı ve ince bir mizahcı olduğunuzu da öğrendim... Bir solukta okunan romanınızda Ulusal Kurtuluş Savaşımızı ve ünlü Antep Savunmasını, ermeni ihanetini, Yunan zulmunü, sahte batı uygarlığını akıcı üslubunuzda okumak gerçekten büyük bir zevk ve hayranlıktı...
-Banu Ortakaya
Kaya Öztaş'ın "Kuşatma, İhanet, Açlık" romanı daha ilk sayfasından başlayarak kuşattı beni. Şimdiye dek çok yazar "Antep harbi"yle ilgili kitaplar yazdı. Hiç bir yazar, okurları o günlere taşıyan, böylesine kapsamlı bir belgesel roman yazmamıştı. Bir ilk olmasının yanı sıra, özgürlük aşkına yaşanan katlanılamız açlığın boyutlarını, şimdiye dek açıklanmasından çekinilen kimi gerçekleri, ihanetleri, büyük bir yüreklilikle ilk kez Kaya Öztaş ele alıyor.
-Fevzi Günenç
Kaya Öztaş, son romanı Kuşatma-İhanet-Açlık'ta hem Antep Savaşı'nı hem de Kurtuluş savaşı'nı bütün ayrıntıları ve ana hatları ile anlatıyor. Ama ne anlatış!... Sanki kırk yıllık bir tarihçi gibi!... Romanı okuyan hem Antep Savaşı'nın hem de Kurtuluş Savaşı'nın bütün gizlerini anlıyor. Gaziantepli olduğu için, Türk olduğu için bir kez daha onur ve gurur duyuyor.... o acı, kan, gözyaşı, açlık içine güldürü unsunları da katarak romanını okunur duruma getirmesini bilmiş Öztaş. Güldürü unsunları yanında açlık içinde savaşan Gazianteplilerin aşklarını anlatmayı da unutmamış.. Gaziantepliyim diyen kişi bu romanı alıp okumalıdır. Bu Romanı okumakla Gaziantep kahramanlığına olan hayranlağımız bir iken bin olur. Bunun yanında bizim için canlarını veren 7 bin şehidimizin de ruhu şad etmiş olur...
-Av. Eren Bilge Balta
Kuşatma İhanet Açlık için ne dediler:
"Ben dedem Hoca şerif oğlu Ali Hoca ile ninem Hamide hatunun Antep harbinin açlık ve sefalet günlerini dinleyerek büyüdüm. Ayrıca bu konuda yazılmış birçok kitabı da okudum. Öztaş'ın 2009 yılında yazdığı Kuşatma İhanet Açlık (Antep Savaşı) kitabını da okudum. Her sayfasında sanki Antep Harbi'ni yaşıyordum, zaman zaman gözyaşlarımı tutamadımve çok etkilendim. Kitabı okuyup bitirdiğimde ellerimi açıp Tanrıya yalvardım:" Ne bu şehir, ne bu ülke ve ne de bu ulus bir daha kurtuluş savaşı verme zorunda kalmasın!" dedim. Akşam oğlum Ömer ve kızım Zeynep'i karşıma alıp elimde kitap, buğulu gözlerimle titreyerek şunları söyledim: Bu kitap atalarımızın onurlu direnişinin destandır. Sizler okuyunuz, sizlerden sonra da torunlarım okusun, sizlere bıkacağım tek miras'tır. Her kitabı okuyup bitirince daima son sayfaya not düşerim. Antep Savaşı'nın son sayfasına ise şu notu yazdım: Kaya Öğretmenim eline, yüreğine sağlık.
-Dr. Samet Bayrak
"Biz de yazma kültürü pek yok. Yıllardır Antep Harbinin ve ermenilerle olan ilişkilerimizin nedeni, nasılı üzerinde kapsamlı bir araştırma, inceleme yoktu. Birileri mutlaka yapmalıydı ve yeni kuşağın da bunları bilmesi lazımdı. Nihayet bunu siz yaptınız. Ellerinize sağlık. Bize geçmişimizi irdelemeyi, bilmeyi öğrettiniz. Her satırını çölde susayan bir insanın susuzluğunu giderircesine içerek okudum ve beni bu kadar saran, mutlu eden bir kitap okumadığımı da belirtmek isterim. Tebrikler...
-Ahmet Özkök
Kuşatma İhanet Açlık Romanınızı okuyunca aynı zamanda yetkin bir araştırmacı, iyi bir romancı ve ince bir mizahcı olduğunuzu da öğrendim... Bir solukta okunan romanınızda Ulusal Kurtuluş Savaşımızı ve ünlü Antep Savunmasını, ermeni ihanetini, Yunan zulmunü, sahte batı uygarlığını akıcı üslubunuzda okumak gerçekten büyük bir zevk ve hayranlıktı...
-Banu Ortakaya
Kaya Öztaş'ın "Kuşatma, İhanet, Açlık" romanı daha ilk sayfasından başlayarak kuşattı beni. Şimdiye dek çok yazar "Antep harbi"yle ilgili kitaplar yazdı. Hiç bir yazar, okurları o günlere taşıyan, böylesine kapsamlı bir belgesel roman yazmamıştı. Bir ilk olmasının yanı sıra, özgürlük aşkına yaşanan katlanılamız açlığın boyutlarını, şimdiye dek açıklanmasından çekinilen kimi gerçekleri, ihanetleri, büyük bir yüreklilikle ilk kez Kaya Öztaş ele alıyor.
-Fevzi Günenç
Kaya Öztaş, son romanı Kuşatma-İhanet-Açlık'ta hem Antep Savaşı'nı hem de Kurtuluş savaşı'nı bütün ayrıntıları ve ana hatları ile anlatıyor. Ama ne anlatış!... Sanki kırk yıllık bir tarihçi gibi!... Romanı okuyan hem Antep Savaşı'nın hem de Kurtuluş Savaşı'nın bütün gizlerini anlıyor. Gaziantepli olduğu için, Türk olduğu için bir kez daha onur ve gurur duyuyor.... o acı, kan, gözyaşı, açlık içine güldürü unsunları da katarak romanını okunur duruma getirmesini bilmiş Öztaş. Güldürü unsunları yanında açlık içinde savaşan Gazianteplilerin aşklarını anlatmayı da unutmamış.. Gaziantepliyim diyen kişi bu romanı alıp okumalıdır. Bu Romanı okumakla Gaziantep kahramanlığına olan hayranlağımız bir iken bin olur. Bunun yanında bizim için canlarını veren 7 bin şehidimizin de ruhu şad etmiş olur...
-Av. Eren Bilge Balta