Ebü Eyyüb el-Ensari'nin hayatı, Müslüman olmasıyla birlikte tarih sahnesinde önem arz etmeye başlamıştır. İsmi anıldığında akla Hz. Peygamber'e (s.a.s.) karşı aşkı ve onu en iyi şekilde misafir edişi esnasındaki titizliği ile cihad meydanlarındaki gayretleri gelmektedir. O, Peygamberimize karşı nasıl bir duygu içerisinde bulunmamız ve Allah için, din için, mukaddesat için ne tür fedakarlıklara katlanmamız, inanç ve ideallerimiz için en zor şartlar içerisinde bulunsak dahi nasıl mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır. Onun ilerlemiş yaşına rağmen Medine'den kalkarak İstanbul'a kadar cihad için gelmesi, inandığı dava uğruna son nefesine kadar mücadele etme gayreti, ülkemizde, İstanbul'umuzda milletimizin en aziz misafirlerinden birisi kabul edilmesine vesile olmuştur.
Ebü Eyyüb el-Ensari'nin hayatı, Müslüman olmasıyla birlikte tarih sahnesinde önem arz etmeye başlamıştır. İsmi anıldığında akla Hz. Peygamber'e (s.a.s.) karşı aşkı ve onu en iyi şekilde misafir edişi esnasındaki titizliği ile cihad meydanlarındaki gayretleri gelmektedir. O, Peygamberimize karşı nasıl bir duygu içerisinde bulunmamız ve Allah için, din için, mukaddesat için ne tür fedakarlıklara katlanmamız, inanç ve ideallerimiz için en zor şartlar içerisinde bulunsak dahi nasıl mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır. Onun ilerlemiş yaşına rağmen Medine'den kalkarak İstanbul'a kadar cihad için gelmesi, inandığı dava uğruna son nefesine kadar mücadele etme gayreti, ülkemizde, İstanbul'umuzda milletimizin en aziz misafirlerinden birisi kabul edilmesine vesile olmuştur.