Uygar dünya görüşü sistemler; kuantum fiziğine, görecelik kuramına dayanarak geleneksel rasyonel bakışların çerçevesinden çıkıyor, zaruret ve tesadüf, neden ve sonuç, pay ve bütün vb. yeni kategorileri dikkate alıyor. Çağdaş bilim, pozitivist bilimin dayanağı olan deneyin anlamında değişikliğe yol açıyor. Deney yapma stratejisi ilkeli şekilde değişiyor, yeniden aynı durumu yaratmak mümkün olmuyor. Kuantum fiziğinin önemli temsilcilerinden N. Bohr ve W. Heisenberg belirtmişlerdir ki fizik sahasında deney anında, nesne gözlemlendiğinde nesnenin kendisi harekete geçirilir ve aynı anda mikrosistemi değiştirmeden gözlem yapmak mümkün değildir. Demek ki üzerinde deney yapılan nesne, deneyden önceki nesnenin aynısı değildir. Bu, elde edilen pratik başarılardan bağımsız olarak şunu gösterir ki rasyonel bilim dünyanın algısıyla sınırlıdır.
Uygar dünya görüşü sistemler; kuantum fiziğine, görecelik kuramına dayanarak geleneksel rasyonel bakışların çerçevesinden çıkıyor, zaruret ve tesadüf, neden ve sonuç, pay ve bütün vb. yeni kategorileri dikkate alıyor. Çağdaş bilim, pozitivist bilimin dayanağı olan deneyin anlamında değişikliğe yol açıyor. Deney yapma stratejisi ilkeli şekilde değişiyor, yeniden aynı durumu yaratmak mümkün olmuyor. Kuantum fiziğinin önemli temsilcilerinden N. Bohr ve W. Heisenberg belirtmişlerdir ki fizik sahasında deney anında, nesne gözlemlendiğinde nesnenin kendisi harekete geçirilir ve aynı anda mikrosistemi değiştirmeden gözlem yapmak mümkün değildir. Demek ki üzerinde deney yapılan nesne, deneyden önceki nesnenin aynısı değildir. Bu, elde edilen pratik başarılardan bağımsız olarak şunu gösterir ki rasyonel bilim dünyanın algısıyla sınırlıdır.