İbni Tagrıberdi'nin birçok eseri arasında en önemlisi "En-Nücumu'z-Zâhire" adlı eseridir. Bu kitapta yalnızca Memlukların değil, Anadolu Beylikleri, İlhanlılar, Osmanlı, Timur ve Timurîler hakkında birinci elden çok değerli bilgiler bulacaksınız. Bu kitap okunmadan Memluklardaki Türk ve Çerkes dönemi, Anadolu beyliklerinin içinde bulundukları ahval ve özellikle Timur'un Bilad-ı Şam'da yaptıkları tam olarak anlaşılamaz. Unutmamak gerekir ki, Selçukluların ve Abbasîlerin bir türlü durduramadıkları Moğolları bu memluklar dize getirmiş ve Ayn-ı Calut'ta unutamadıkları bir yenilgi tattırarak gözlerini yıldırmayı başarmışlardır. Memluk sultanlarından Melik Müeyyed'in bütün cami imamlarına ferman göndererek "bundan sonra imamlar hutbede Allah ve Peygamberin adını zikrettikten sonra, sıra sultanın adını zikretmeye gelince bir basamak aşağı inecekler ve sultanın adını zikrettikten sonra tekrar yerlerine çıkacaklardır. Çünkü Allah ve Peygamberinin adının zikredildiği yerde sultanın adı zikredilemez!" buyurması, ne Emevîlerin, ne Abbasîlerin, ne Selçukluların, ne de Osmanlı sultanlarının sergilemeyi düşünemedikleri muazzam bir hassasiyettir.
İbni Tagrıberdi'nin birçok eseri arasında en önemlisi "En-Nücumu'z-Zâhire" adlı eseridir. Bu kitapta yalnızca Memlukların değil, Anadolu Beylikleri, İlhanlılar, Osmanlı, Timur ve Timurîler hakkında birinci elden çok değerli bilgiler bulacaksınız. Bu kitap okunmadan Memluklardaki Türk ve Çerkes dönemi, Anadolu beyliklerinin içinde bulundukları ahval ve özellikle Timur'un Bilad-ı Şam'da yaptıkları tam olarak anlaşılamaz. Unutmamak gerekir ki, Selçukluların ve Abbasîlerin bir türlü durduramadıkları Moğolları bu memluklar dize getirmiş ve Ayn-ı Calut'ta unutamadıkları bir yenilgi tattırarak gözlerini yıldırmayı başarmışlardır. Memluk sultanlarından Melik Müeyyed'in bütün cami imamlarına ferman göndererek "bundan sonra imamlar hutbede Allah ve Peygamberin adını zikrettikten sonra, sıra sultanın adını zikretmeye gelince bir basamak aşağı inecekler ve sultanın adını zikrettikten sonra tekrar yerlerine çıkacaklardır. Çünkü Allah ve Peygamberinin adının zikredildiği yerde sultanın adı zikredilemez!" buyurması, ne Emevîlerin, ne Abbasîlerin, ne Selçukluların, ne de Osmanlı sultanlarının sergilemeyi düşünemedikleri muazzam bir hassasiyettir.