Eşekler, hakkı yenilmiş hayvanlar. Saçma sapan benzetmelere kurban gittiler hep. Şimdi yüzleşme zamanı. Onları da anlamak ve onları da anlatmak gerekiyor. Eşek, geçmişin saf neşesi ve çocukluk anıları; mazlum gözlerle bakan derin bilgelik.
Eşeğin insanla ilişkisi, ne fedakâr bir şiirdir…Eşek bir filozof olabilir mi? Ramazan Altıntaş buna inanıyor ve bu mütevazı ve sevimli kitapta bizi de inandırıyor. Merzifon'un ve neşeli çayırlıkların arasında bir ruh yolculuğuna çıkarıyor okuru. Kitaptaki şirin, sıcak ve sevimli hikayeciklerle abartısız asaleti ve detaylarda saklı neşeyi hatırlıyoruz. Neşe, aslında hep etrafında. Bırak şu yapmacık ciddiyeti, diyor.
Bu büyüleyici kitapta beş sıkı kafadar Cevher, Yadigâr, Erkal, Hakal ve Molla Cemal üzerinden sevgi, vefa ve büyüyüp koca koca adamlar olunduğu halde yitirilmemiş bir arkadaşlığı anlatıyor aslında.
Eşekler, hakkı yenilmiş hayvanlar. Saçma sapan benzetmelere kurban gittiler hep. Şimdi yüzleşme zamanı. Onları da anlamak ve onları da anlatmak gerekiyor. Eşek, geçmişin saf neşesi ve çocukluk anıları; mazlum gözlerle bakan derin bilgelik.
Eşeğin insanla ilişkisi, ne fedakâr bir şiirdir…Eşek bir filozof olabilir mi? Ramazan Altıntaş buna inanıyor ve bu mütevazı ve sevimli kitapta bizi de inandırıyor. Merzifon'un ve neşeli çayırlıkların arasında bir ruh yolculuğuna çıkarıyor okuru. Kitaptaki şirin, sıcak ve sevimli hikayeciklerle abartısız asaleti ve detaylarda saklı neşeyi hatırlıyoruz. Neşe, aslında hep etrafında. Bırak şu yapmacık ciddiyeti, diyor.
Bu büyüleyici kitapta beş sıkı kafadar Cevher, Yadigâr, Erkal, Hakal ve Molla Cemal üzerinden sevgi, vefa ve büyüyüp koca koca adamlar olunduğu halde yitirilmemiş bir arkadaşlığı anlatıyor aslında.