Haritaya bir göz atacak olursak, Anadolu'nun Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları tarafından çevrelendiğini ve Asya ile Avrupa kıtaları arasında da bir köprü vazifesini yüklendiğini görürüz.
Bu köprü; güneydoğudan Mezopotamya ve Mısır gibi "Eski Doğu" medeniyetleri, batıdan ise Akdeniz medeniyetlerinin oluşturduğu "Eski Batı" dünyaları tarafından çevrilmektedir. Bu durum, Anadolu'ya bir kültür aracılığı görevi vermiş gibidir.
Gerçekten tarihin en eski devirlerinden itibaren Anadolu, doğudan ve batıdan bir çok kavmin istilasına maruz kalmış, pek çok medeniyete beşiklik etmiştir. Bu yüzdendir ki Anadolu, Doğu ve Batı kültür unsurlarının içiçe karışıp kaynaştığı bir bölge durumuna gelmiştir. Nitekim, daha M.Ö. 3. binyıldan itibaren değişik kökenli bir çok kavmin bir arada yaşaması ve bunun asırlarca devam etmiş olması, bunun en güzel ifadesidir.
Haritaya bir göz atacak olursak, Anadolu'nun Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları tarafından çevrelendiğini ve Asya ile Avrupa kıtaları arasında da bir köprü vazifesini yüklendiğini görürüz.
Bu köprü; güneydoğudan Mezopotamya ve Mısır gibi "Eski Doğu" medeniyetleri, batıdan ise Akdeniz medeniyetlerinin oluşturduğu "Eski Batı" dünyaları tarafından çevrilmektedir. Bu durum, Anadolu'ya bir kültür aracılığı görevi vermiş gibidir.
Gerçekten tarihin en eski devirlerinden itibaren Anadolu, doğudan ve batıdan bir çok kavmin istilasına maruz kalmış, pek çok medeniyete beşiklik etmiştir. Bu yüzdendir ki Anadolu, Doğu ve Batı kültür unsurlarının içiçe karışıp kaynaştığı bir bölge durumuna gelmiştir. Nitekim, daha M.Ö. 3. binyıldan itibaren değişik kökenli bir çok kavmin bir arada yaşaması ve bunun asırlarca devam etmiş olması, bunun en güzel ifadesidir.