Küçük tartışmalara mahkûm edilen adamın öyküsü yok bu kitapta. Yıllardır kafamda taşıdığım o hikayeyi henüz yazamadım.
Aslında büyük konularla ilgilenen biri değil o. Tek başına dünyayı kurtarmak, kimsenin düşünmediğini düşünmek, herkesten farklı olmak gibi takıntıları yok.
Düşündüğünü açıkça söylerken bile yanlış anlaşılmaktan korkmak istemiyor. Karşısındakinin söylediklerinde, dinlediğinden farklı amaçlar olsun istemiyor. Herkes hak ettiği kadar tüketsin, bir de herkesin doğuştan bazı hakları olsun istiyor. Anlamsız hedefler peşinde koşanların gündemindeki tartışmalara katılmak istemiyor.
Ama olmuyor. İşyerinde, apartmanda, televizyonda sürekli küçük tartışmaların içinde buluyor kendini. Onlardan uzaklaştıkça, hayatın dışında kalmaya başlıyor. Akıp giden hayatın içine girmeye çalıştıkça, küçük tartışmalara mahkûm oluyor.
Hakkında böyle bir hüküm olduğuna göre, mutlaka bir suçu olmalı. İnkar edemediği ama kabullenmediği, diğer insanlarla ortak bir suçu.
İşte o adamın hikayesini yazamadım.
Bazen, yazdığım her öykünün, aslında onun hikayesinin bir kısmı olduğunu hissediyorum. Belki de bir gün, bütün yazdıklarımın toplamı, küçük tartışmalara mahkûm edilen adamın hikayesini oluşturacak.
-Zafer Köse-
(Tanıtım Bülteninden)
Küçük tartışmalara mahkûm edilen adamın öyküsü yok bu kitapta. Yıllardır kafamda taşıdığım o hikayeyi henüz yazamadım.
Aslında büyük konularla ilgilenen biri değil o. Tek başına dünyayı kurtarmak, kimsenin düşünmediğini düşünmek, herkesten farklı olmak gibi takıntıları yok.
Düşündüğünü açıkça söylerken bile yanlış anlaşılmaktan korkmak istemiyor. Karşısındakinin söylediklerinde, dinlediğinden farklı amaçlar olsun istemiyor. Herkes hak ettiği kadar tüketsin, bir de herkesin doğuştan bazı hakları olsun istiyor. Anlamsız hedefler peşinde koşanların gündemindeki tartışmalara katılmak istemiyor.
Ama olmuyor. İşyerinde, apartmanda, televizyonda sürekli küçük tartışmaların içinde buluyor kendini. Onlardan uzaklaştıkça, hayatın dışında kalmaya başlıyor. Akıp giden hayatın içine girmeye çalıştıkça, küçük tartışmalara mahkûm oluyor.
Hakkında böyle bir hüküm olduğuna göre, mutlaka bir suçu olmalı. İnkar edemediği ama kabullenmediği, diğer insanlarla ortak bir suçu.
İşte o adamın hikayesini yazamadım.
Bazen, yazdığım her öykünün, aslında onun hikayesinin bir kısmı olduğunu hissediyorum. Belki de bir gün, bütün yazdıklarımın toplamı, küçük tartışmalara mahkûm edilen adamın hikayesini oluşturacak.
-Zafer Köse-
(Tanıtım Bülteninden)