Abdülhak Şinasi, bu suretle, kendi iç dünyasının hazinesini zenginleştirmiş olarak geniş bir edebiyat kültürü ve olgun bir edebi şahsiyetle karşımıza çıkmış bulunuyor. Hiç şüphe etmiyorum ki, Abdülhak Şinasi Hisar, "Fahim Bey ve Biz" çapında daha birkaç eserle Türk edebiyatında, kendisine göre müstakil bir alemin sahibi olacak ve Fransız edebiyatında Barresien bir eda, Proustien bir hava, Anatole France'vari bir hassasiyet denildiği gibi Türk edebiyatında da daima Abdülhak Şinasi'ye maledilen, bir halis ve asil san'atkar edası, hayatın gerçek ve basit realitelerinden müteşekkil bir feerie havası, merhamet ve istihza ile karışık bir insani hassasiyet bulunacaktır.
Abdülhak Şinasi, bu suretle, kendi iç dünyasının hazinesini zenginleştirmiş olarak geniş bir edebiyat kültürü ve olgun bir edebi şahsiyetle karşımıza çıkmış bulunuyor. Hiç şüphe etmiyorum ki, Abdülhak Şinasi Hisar, "Fahim Bey ve Biz" çapında daha birkaç eserle Türk edebiyatında, kendisine göre müstakil bir alemin sahibi olacak ve Fransız edebiyatında Barresien bir eda, Proustien bir hava, Anatole France'vari bir hassasiyet denildiği gibi Türk edebiyatında da daima Abdülhak Şinasi'ye maledilen, bir halis ve asil san'atkar edası, hayatın gerçek ve basit realitelerinden müteşekkil bir feerie havası, merhamet ve istihza ile karışık bir insani hassasiyet bulunacaktır.