Cenâb-ı Hak, insanlığın;
Ahsen (en güzel) davranışlar sergileyecek bir gönül kıvamında;
Ekmel (en olgun, en mükemmel) ibâdet, muâmelât ve muâşerette bulunabilecek bir şahsiyette;
Ecmel (gönle huzur ve ferahlık verecek) davranışlar sergileyecek bir karakterde olmasını arzuluyor. Bu vasıflara ulaşabilenleri cennetine davet ediyor.
Bunun için;
İnsanlığa fiilen, lisânen ve hâlen rehberlik edecek peygamberler lutfetti.
Fahr-i Kâinat j Efendimiz, Peygamberlerin Sultanı… O'nun karakter ve şahsiyeti de en zirve…
O -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; câhiliyye devrinde dahî tertemiz ve nezih kalmış, sâdık ve iffetli, hemşehrileri tarafından kendisine «el-Emîn» sıfatı verilen, en mükemmel ve en müstesnâ şahsiyet.
Cenâb-ı Hak, insanlığın;
Ahsen (en güzel) davranışlar sergileyecek bir gönül kıvamında;
Ekmel (en olgun, en mükemmel) ibâdet, muâmelât ve muâşerette bulunabilecek bir şahsiyette;
Ecmel (gönle huzur ve ferahlık verecek) davranışlar sergileyecek bir karakterde olmasını arzuluyor. Bu vasıflara ulaşabilenleri cennetine davet ediyor.
Bunun için;
İnsanlığa fiilen, lisânen ve hâlen rehberlik edecek peygamberler lutfetti.
Fahr-i Kâinat j Efendimiz, Peygamberlerin Sultanı… O'nun karakter ve şahsiyeti de en zirve…
O -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; câhiliyye devrinde dahî tertemiz ve nezih kalmış, sâdık ve iffetli, hemşehrileri tarafından kendisine «el-Emîn» sıfatı verilen, en mükemmel ve en müstesnâ şahsiyet.