Zavallı şeytan, bana ne verebilirsin ki?
Yükseklere göz dikmiş insan bilincini,
Senin gibiler kavrayabilir mi hiç?
Sendeki gıda doyurmaz insanı,
Elindeki kızıl altın, civa gibi
Avucunun içinden akıp gider,
Senin kumar masalarında,
Kimse kazanmaz,
Daha sarılırken başkalarına bakar,
Göndereceğin kızlar,
Vereceğin itibarın Tanrısal gururu,
Kuyruklu bir yıldız gibi, Kayar gider;
Bunları mı sunacaksın?
Göster bana bakalım,
Koparılmadan çürüyen meyveyi,
Her gün yeniden yeşillenen ağacı!
Zavallı şeytan, bana ne verebilirsin ki?
Yükseklere göz dikmiş insan bilincini,
Senin gibiler kavrayabilir mi hiç?
Sendeki gıda doyurmaz insanı,
Elindeki kızıl altın, civa gibi
Avucunun içinden akıp gider,
Senin kumar masalarında,
Kimse kazanmaz,
Daha sarılırken başkalarına bakar,
Göndereceğin kızlar,
Vereceğin itibarın Tanrısal gururu,
Kuyruklu bir yıldız gibi, Kayar gider;
Bunları mı sunacaksın?
Göster bana bakalım,
Koparılmadan çürüyen meyveyi,
Her gün yeniden yeşillenen ağacı!