Denemeci şıklığıyla Bernhard Waldenfels, başlangıçlarından itibaren 20. yüzyıla sadece eşlik etmeyen, aynı zamanda günümüz felsefesinin dünya çapında en güçlü paradigmalarından olan bir düşünmeye girişi bu çalışmasıyla sunar. Bu girişte, Husserl, Scheler, Heidegger, Sartre, Merleau, Ponty, Levinas, Ricceur, Schütz, Gurwitsch, Ingarden, Patocka ve Paci gibi Fenomenoloji hareketinin büyük düşünürlerini tanıtırken Fenomenolojinin sıfır noktasından marjlarına ve responsif başlangıçlarına uzanan global tarihini gözler önüne serer. Bununla birlikte insan ve sosyal bilimlerden mantık ve matematik dahil dil, sanat ve din bilimlerine kadar uzanan bilimlerle canlı alışverişe yol veren fenomenolojik çalışmanın bizzat kendisini sistematik açıdan ortaya koyar. Fenomenolojinin zikzak hareketlerini, previzyon, vizyon ve revizyonlarını göstermenin yanısıra marksizm, analitik felsefe, hermeneutik ve yapısalcılık gibi çağdaş düşün akımlarıyla ihtilaf, bu çalışmanın önemli hatlarını oluşturur. Fenomenolojinin yelpazesini tarihsel, kültürel, coğrafi ve disiplinlerarası çeşitliliğinden hareketle açığa çıkarma görevini yerine getirmeye çalışan bu giriş, şeyin kendisini konuşturmaya yönelen fenomenolojik tarz ve usulü bütün hatlarıyla yazıya dökme amacındadır. Yayınlanma tarihinden itibaren Alman felsefe camiasında başvuru kitabı muamelesi gören ve standart eser olarak okutulan bu giriş, her ne kadar son yirmi yılın -özellikle Fransız fenomenolojisi bağlamındaki- tartışmalarını ayrıntılı bir şekilde işlemese de, bu tartışmalara yol açan konumlanmalara ve dönüşlere ana hatlarıyla değinir ki, cheminements de pensée ile Gedankengänge kaynaklarının birbirlerine nasıl aktıklarını köprübaşı olarak izah eder. Elinizdeki çeviriyle eserin Alman dilindeki nakledilen etkisinin Türkçede yaşamaya devam etmesi, Türkçe yazılan felsefe literatüründe kendince bir boşluğu doldurma çabasının ürünüdür.
Denemeci şıklığıyla Bernhard Waldenfels, başlangıçlarından itibaren 20. yüzyıla sadece eşlik etmeyen, aynı zamanda günümüz felsefesinin dünya çapında en güçlü paradigmalarından olan bir düşünmeye girişi bu çalışmasıyla sunar. Bu girişte, Husserl, Scheler, Heidegger, Sartre, Merleau, Ponty, Levinas, Ricceur, Schütz, Gurwitsch, Ingarden, Patocka ve Paci gibi Fenomenoloji hareketinin büyük düşünürlerini tanıtırken Fenomenolojinin sıfır noktasından marjlarına ve responsif başlangıçlarına uzanan global tarihini gözler önüne serer. Bununla birlikte insan ve sosyal bilimlerden mantık ve matematik dahil dil, sanat ve din bilimlerine kadar uzanan bilimlerle canlı alışverişe yol veren fenomenolojik çalışmanın bizzat kendisini sistematik açıdan ortaya koyar. Fenomenolojinin zikzak hareketlerini, previzyon, vizyon ve revizyonlarını göstermenin yanısıra marksizm, analitik felsefe, hermeneutik ve yapısalcılık gibi çağdaş düşün akımlarıyla ihtilaf, bu çalışmanın önemli hatlarını oluşturur. Fenomenolojinin yelpazesini tarihsel, kültürel, coğrafi ve disiplinlerarası çeşitliliğinden hareketle açığa çıkarma görevini yerine getirmeye çalışan bu giriş, şeyin kendisini konuşturmaya yönelen fenomenolojik tarz ve usulü bütün hatlarıyla yazıya dökme amacındadır. Yayınlanma tarihinden itibaren Alman felsefe camiasında başvuru kitabı muamelesi gören ve standart eser olarak okutulan bu giriş, her ne kadar son yirmi yılın -özellikle Fransız fenomenolojisi bağlamındaki- tartışmalarını ayrıntılı bir şekilde işlemese de, bu tartışmalara yol açan konumlanmalara ve dönüşlere ana hatlarıyla değinir ki, cheminements de pensée ile Gedankengänge kaynaklarının birbirlerine nasıl aktıklarını köprübaşı olarak izah eder. Elinizdeki çeviriyle eserin Alman dilindeki nakledilen etkisinin Türkçede yaşamaya devam etmesi, Türkçe yazılan felsefe literatüründe kendince bir boşluğu doldurma çabasının ürünüdür.