"Filistin sineması son otuz yıllık dönemde dünya sahnesinde etkili bir sanatsal güç olarak boy gösterdi. Filistin ulusunun onyıllardır sürdürdüğü kendi kaderini belirleme mücadelesinde derin kökler salmış olan bu sinema, hayatları zulümle ve aşağılanmayla örülmüş bir halkın yaşadıklarına tanıklık eden en önemli sanatsal ifade biçimi oldu. Edward Said‘in bu derlemenin ‘Önsöz‘ünde belirtmiş olduğu gibi, Filistin mücadelesinin bütün tarihinin ‘görünür olma arzusu‘yla yakından bir ilgisi vardır. Filistin filmlerinde ‘görünmez olan‘ın estetiğine yönelinmesinin temel sebebi budur. Bir grup araştırmacı ve aktivistin sevgiyle hazırlamış oldukları bu kitap, en kayda değer sinemasal geleneklerden birine duyduğumuz kolektif hayranlığın bir nişanesidir."
"Filistin sineması son otuz yıllık dönemde dünya sahnesinde etkili bir sanatsal güç olarak boy gösterdi. Filistin ulusunun onyıllardır sürdürdüğü kendi kaderini belirleme mücadelesinde derin kökler salmış olan bu sinema, hayatları zulümle ve aşağılanmayla örülmüş bir halkın yaşadıklarına tanıklık eden en önemli sanatsal ifade biçimi oldu. Edward Said‘in bu derlemenin ‘Önsöz‘ünde belirtmiş olduğu gibi, Filistin mücadelesinin bütün tarihinin ‘görünür olma arzusu‘yla yakından bir ilgisi vardır. Filistin filmlerinde ‘görünmez olan‘ın estetiğine yönelinmesinin temel sebebi budur. Bir grup araştırmacı ve aktivistin sevgiyle hazırlamış oldukları bu kitap, en kayda değer sinemasal geleneklerden birine duyduğumuz kolektif hayranlığın bir nişanesidir."