Meltem Uçar editörlüğünde hazırlanan Gaziantep Livasları, Kastelleri ve Yeraltı Su Yapıları kitapta Zafer Okutucu, Metin Sözen, Ali Yamaç ve Nusret Çam'ın yazıları yer almaktadır.
Gaziantep bulunduğu stratejik konum itibariyle ilk uygarlıklardan itibaren çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış kadim bir kenttir. Gaziantep, tarihi süreç içerisinde yaşayan çeşitli kavim ve medeniyetlerin izdüşümlerini ve kalıntılarını bünyesinde barındırmaktadır. Bu bölge, dünya medeniyet tarihinde uygarlıkların kesişme noktasını teşkil etmiş, bu haliyle de tarihi ve kültürel zenginliği her daim muhafaza etmiştir.
Gaziantep bölgesi; Hitit, Roma, Selçuklu, Osmanlı gibi büyük medeniyetlerin en güçlü dönemlerini yaşadığını yerdir. Gaziantep'in üstü kadar altı da kültür ve tarih kokmaktadır. Gaziantep bölgesinin sıcak ve kurak iklimden dolayı su kültürü, tarih boyunca önemini hep korumuştur.
Gaziantep yeraltı su sistemlerinin varlığı Roma dönemine kadar dayanmaktadır. Gaziantep'te hüküm süren medeniyetler kendilerine göre bir su sistemi kurmuşlar ve suyu halkla buluşturmuşlardır. Yaklaşık 15 kilometrelik livaslarla şehre su sağlayan sistemler, zamanının büyük bir mühendislik ve tasarım harikası olarak tarihteki yerini almıştır. Kastel sisteminde yeraltındaki kirli suyla temiz su birbirine karışmadan bir düzen içinde akış sağlamaktadır. Dönemin yüksek teknolojisi kullanılarak inşa edilen ve yer altındaki onlarca kilometrelik geçişlerle birbirine bağlanan livas ve kasteller devasa bir sistemle çalışmaktadır.
Livaslarla kastellere gelen su; havuz, kuyu, oturma yeri, mescit, yıkanma yeri gibi farklı işlevleriyle halkın ihtiyacını karşıladığı gibi, sosyal yardımlaşma ve bütünleştirme aracı olarak da yakın zamanlara kadar işlevlerini sürdürmüşlerdir.
Gaziantep'te şu an İmam Gazali, Kozluca, Pişirici, Şeyh Fethullah, İhsan Bey ve Ahmet Çelebi olmak üzere çalışır vaziyette 6 kastel bulunmaktadır.
Yeraltı su yapıları Anadolu'nun bazı bölgelerinde kullanılmış olmasına rağmen Gaziantep kastelleri ve su yapıları kendine özgü özellikler içermektedir. Suyun evden eve, yapıdan yapıya geçmesi, suyun temiz tutulmasını ortak bir sorumluluk haline getirmiş, suya dayalı farklı bir sosyal iletişim ve davranış biçiminin oluşmasına sebep olmuştur.
Gaziantep livas ve kastelleri farklılıklarını büyük ölçüde korudukları ve özgün mimariye sahip oldukları gerekçesiyle Mayıs 2018'de The Underground Water Structures in Gaziantep: Livas' and Kastels (Gaziantep Yeraltı Su Yapıları: Livas ve Kasteller) adıyla UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine dahil edilmiştir.
Gaziantep Livasları, Kastelleri ve Yer Altı Su Yapıları adlı bu çalışma, insanoğlunun hayat kaynağı olan su ile ilgili Gaziantep'in geçmişten beri ne kadar farklı zenginlikleri bünyesinde barındığını ayrıntıları ile gözler önüne sermektedir.
Meltem Uçar editörlüğünde hazırlanan Gaziantep Livasları, Kastelleri ve Yeraltı Su Yapıları kitapta Zafer Okutucu, Metin Sözen, Ali Yamaç ve Nusret Çam'ın yazıları yer almaktadır.
Gaziantep bulunduğu stratejik konum itibariyle ilk uygarlıklardan itibaren çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış kadim bir kenttir. Gaziantep, tarihi süreç içerisinde yaşayan çeşitli kavim ve medeniyetlerin izdüşümlerini ve kalıntılarını bünyesinde barındırmaktadır. Bu bölge, dünya medeniyet tarihinde uygarlıkların kesişme noktasını teşkil etmiş, bu haliyle de tarihi ve kültürel zenginliği her daim muhafaza etmiştir.
Gaziantep bölgesi; Hitit, Roma, Selçuklu, Osmanlı gibi büyük medeniyetlerin en güçlü dönemlerini yaşadığını yerdir. Gaziantep'in üstü kadar altı da kültür ve tarih kokmaktadır. Gaziantep bölgesinin sıcak ve kurak iklimden dolayı su kültürü, tarih boyunca önemini hep korumuştur.
Gaziantep yeraltı su sistemlerinin varlığı Roma dönemine kadar dayanmaktadır. Gaziantep'te hüküm süren medeniyetler kendilerine göre bir su sistemi kurmuşlar ve suyu halkla buluşturmuşlardır. Yaklaşık 15 kilometrelik livaslarla şehre su sağlayan sistemler, zamanının büyük bir mühendislik ve tasarım harikası olarak tarihteki yerini almıştır. Kastel sisteminde yeraltındaki kirli suyla temiz su birbirine karışmadan bir düzen içinde akış sağlamaktadır. Dönemin yüksek teknolojisi kullanılarak inşa edilen ve yer altındaki onlarca kilometrelik geçişlerle birbirine bağlanan livas ve kasteller devasa bir sistemle çalışmaktadır.
Livaslarla kastellere gelen su; havuz, kuyu, oturma yeri, mescit, yıkanma yeri gibi farklı işlevleriyle halkın ihtiyacını karşıladığı gibi, sosyal yardımlaşma ve bütünleştirme aracı olarak da yakın zamanlara kadar işlevlerini sürdürmüşlerdir.
Gaziantep'te şu an İmam Gazali, Kozluca, Pişirici, Şeyh Fethullah, İhsan Bey ve Ahmet Çelebi olmak üzere çalışır vaziyette 6 kastel bulunmaktadır.
Yeraltı su yapıları Anadolu'nun bazı bölgelerinde kullanılmış olmasına rağmen Gaziantep kastelleri ve su yapıları kendine özgü özellikler içermektedir. Suyun evden eve, yapıdan yapıya geçmesi, suyun temiz tutulmasını ortak bir sorumluluk haline getirmiş, suya dayalı farklı bir sosyal iletişim ve davranış biçiminin oluşmasına sebep olmuştur.
Gaziantep livas ve kastelleri farklılıklarını büyük ölçüde korudukları ve özgün mimariye sahip oldukları gerekçesiyle Mayıs 2018'de The Underground Water Structures in Gaziantep: Livas' and Kastels (Gaziantep Yeraltı Su Yapıları: Livas ve Kasteller) adıyla UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine dahil edilmiştir.
Gaziantep Livasları, Kastelleri ve Yer Altı Su Yapıları adlı bu çalışma, insanoğlunun hayat kaynağı olan su ile ilgili Gaziantep'in geçmişten beri ne kadar farklı zenginlikleri bünyesinde barındığını ayrıntıları ile gözler önüne sermektedir.