"Zaman zorunlu bir istikamet değildir. Beklemedikleri gibi olacak her şey. Çünkü mucizeler rastlaşmadan önce haber salmaz kimseye. Yalnızlığın tam ortasında durursun ve sular durulur. Ve yine her şey kendi yarattığın bir geçmişte kalır. Bu yüzden kaybettiğine üzülmemek için kazandığına sevinmemelisin. Güneş tam tepelerinde, “Saat on iki” diyor kadınla adama. Gölgeleri kaybolmuş; aramak yerine beklemeyi tercih ettiler. Gelecek mi onlara gelirdi yoksa onlar mı ona giderdi, hiç bilemediler...
"Zaman zorunlu bir istikamet değildir. Beklemedikleri gibi olacak her şey. Çünkü mucizeler rastlaşmadan önce haber salmaz kimseye. Yalnızlığın tam ortasında durursun ve sular durulur. Ve yine her şey kendi yarattığın bir geçmişte kalır. Bu yüzden kaybettiğine üzülmemek için kazandığına sevinmemelisin. Güneş tam tepelerinde, “Saat on iki” diyor kadınla adama. Gölgeleri kaybolmuş; aramak yerine beklemeyi tercih ettiler. Gelecek mi onlara gelirdi yoksa onlar mı ona giderdi, hiç bilemediler...