Geçmişin eski büyük ordularının yerini günümüzün seyyah orduları almıştır. İsmi henüz konulmamış olsa da yeni bir çağ açılmış bulunmaktadır. Bir milyarın üzerinde insan her yıl seyahat ederek bir trilyon dolar üzerinde harcama yapmaktadır. Bu seyahatlerin yarıya yakını gelişmekte olan ülkelere olmaktadır. Gidilen bölgenin coğrafi-sosyoekonomik, folklorik özellikleri, altyapı durumu hastalıkların nitelik ve niceliğini etkilemektedir. Seyyahlar gittiği bölgede ve geçiş güzergahında hastalanabilir, travmaya maruz kalabilir, psikolojik olarak etkilenebilirler. Bazı hastalıklar ise seyahat dönüşünde ortaya çıkabilir.
Seyyahlar farklı geziler planlayabilirler. Her rota ve rotanın içindeki yaşayış kendi riskini içerir. Doğaya ve şartlarına saygı duyarak seçilen bir rota dahi tehlikeleri içinde barındırır. Seyyah'ın çadırını kurduğu yerde esen rüzgarların taşıdığı infrasonik dalgalar ruh halini değiştirebilir, mikroiklim patlamasına maruz kalabilir veya habitatına girdiği zehirli bir yaşam formu hayatını tehdit edebilir. Yürüyerek çöl aşan bir seyyah ile dev buzulların arasındaki büyüleyici uçurumları aşan seyyah farklı hastalıkların hedefindedir. Doğa içindeki bazı sporlarda amatörden profesyonele geçiş sırasında sizi bekleyen tehlikeler değişir.
Gidilen ülkeler, bölgeler bir önleyici sağlık hizmeti gereksinimini beraberinde getirmektedir. Hac, umre gibi kitlesel yer değiştirmeler esnasında da önleyici sağlık hizmetleri ön plana alınır. Ülkemizde açık hava sporlar, kampçılık, seyyahlık giderek benimsenmektedir. Günümüzde seyahat eden kişilerin sağlığını korumayı, teşhis ve tedavisini amaçlayan bir tıp disiplini olarak kabul gören Seyahat Tıbbı›nın bu multi-disipliner yapısı içerisinde enfeksiyon kaynakli hastaliklar ve acil yardım hizmetleri önemli yer tutmaktadır. Bu kitabı ülkemiz içinde gezginlerin risklerini değerlendirmek ve çözüm aramak amacıyla bir ilk olarak kaleme aldığımızı vurguluyarak siz, değerli okuyucularımıza sunmayı amaçladık.
Geçmişin eski büyük ordularının yerini günümüzün seyyah orduları almıştır. İsmi henüz konulmamış olsa da yeni bir çağ açılmış bulunmaktadır. Bir milyarın üzerinde insan her yıl seyahat ederek bir trilyon dolar üzerinde harcama yapmaktadır. Bu seyahatlerin yarıya yakını gelişmekte olan ülkelere olmaktadır. Gidilen bölgenin coğrafi-sosyoekonomik, folklorik özellikleri, altyapı durumu hastalıkların nitelik ve niceliğini etkilemektedir. Seyyahlar gittiği bölgede ve geçiş güzergahında hastalanabilir, travmaya maruz kalabilir, psikolojik olarak etkilenebilirler. Bazı hastalıklar ise seyahat dönüşünde ortaya çıkabilir.
Seyyahlar farklı geziler planlayabilirler. Her rota ve rotanın içindeki yaşayış kendi riskini içerir. Doğaya ve şartlarına saygı duyarak seçilen bir rota dahi tehlikeleri içinde barındırır. Seyyah'ın çadırını kurduğu yerde esen rüzgarların taşıdığı infrasonik dalgalar ruh halini değiştirebilir, mikroiklim patlamasına maruz kalabilir veya habitatına girdiği zehirli bir yaşam formu hayatını tehdit edebilir. Yürüyerek çöl aşan bir seyyah ile dev buzulların arasındaki büyüleyici uçurumları aşan seyyah farklı hastalıkların hedefindedir. Doğa içindeki bazı sporlarda amatörden profesyonele geçiş sırasında sizi bekleyen tehlikeler değişir.
Gidilen ülkeler, bölgeler bir önleyici sağlık hizmeti gereksinimini beraberinde getirmektedir. Hac, umre gibi kitlesel yer değiştirmeler esnasında da önleyici sağlık hizmetleri ön plana alınır. Ülkemizde açık hava sporlar, kampçılık, seyyahlık giderek benimsenmektedir. Günümüzde seyahat eden kişilerin sağlığını korumayı, teşhis ve tedavisini amaçlayan bir tıp disiplini olarak kabul gören Seyahat Tıbbı›nın bu multi-disipliner yapısı içerisinde enfeksiyon kaynakli hastaliklar ve acil yardım hizmetleri önemli yer tutmaktadır. Bu kitabı ülkemiz içinde gezginlerin risklerini değerlendirmek ve çözüm aramak amacıyla bir ilk olarak kaleme aldığımızı vurguluyarak siz, değerli okuyucularımıza sunmayı amaçladık.