Gidemem Ki

Stok Kodu:
9786051283296
Boyut:
13.50x20.00
Sayfa Sayısı:
412
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
18,52
14,82
9786051283296
489754
Gidemem Ki
Gidemem Ki
14.82

"Şey... Şey... Sizi gördüğüm andan başlayarak sizden başka bir şeyi düşünemez oldum" Beni... Beni etkilediniz..." Sessizlik.

Bir genç kızla ilan-ı aşk makamında, gönül dilinde hiç konuşmamıştım. Nasıl ve gerçekte neler konuşulur onu da bilmiyordum. Roman diyalogları belleğimde yok değildi ama gerçek için çok uçuk gibi geliyordu bana. "Sizi anlıyorum, ne diyebilirim ki zaman..." Gülüyordu ama her tarafıyla. Gülüşü biraz daha parlaklık kazanmıştı. Fethin gururu! Salakça bir şeyler daha geveledim. Allah'ın cezası sözcükler, istediğim sözcükler ortalıkta görünmüyorlardı. Sanki belleğimden uçup gitmişlerdi. Saklanmışlardı.

Zaman diyordu Orkide! Ve ben onu anlamıyordum. Güzelliğine yaraşır bir kibarlıkla beni reddediyordu. Ama gururumun gölgelediği aklım, çok farklı değerlendiriyordu bu zaman yanıtını. Hiç olmayacak bir olasılıkla algılıyordu.

Ablacık içeri girdiğinde söylenecek bir şey kalmamıştı artık. Parlak tiratlarımın ardından bir ilk ve son aşk seferim karaya oturmuştu. Ona ulaşmak için nereye çevirdiysem bakışlarımı, dudaklarına yapışmış mutelası zamanla yalan palavraya savurup durdu. Ustaca engellemekle kalmadı, beni derin derin düşündürtecek bol malzeme de sundu...

"Şey... Şey... Sizi gördüğüm andan başlayarak sizden başka bir şeyi düşünemez oldum" Beni... Beni etkilediniz..." Sessizlik.

Bir genç kızla ilan-ı aşk makamında, gönül dilinde hiç konuşmamıştım. Nasıl ve gerçekte neler konuşulur onu da bilmiyordum. Roman diyalogları belleğimde yok değildi ama gerçek için çok uçuk gibi geliyordu bana. "Sizi anlıyorum, ne diyebilirim ki zaman..." Gülüyordu ama her tarafıyla. Gülüşü biraz daha parlaklık kazanmıştı. Fethin gururu! Salakça bir şeyler daha geveledim. Allah'ın cezası sözcükler, istediğim sözcükler ortalıkta görünmüyorlardı. Sanki belleğimden uçup gitmişlerdi. Saklanmışlardı.

Zaman diyordu Orkide! Ve ben onu anlamıyordum. Güzelliğine yaraşır bir kibarlıkla beni reddediyordu. Ama gururumun gölgelediği aklım, çok farklı değerlendiriyordu bu zaman yanıtını. Hiç olmayacak bir olasılıkla algılıyordu.

Ablacık içeri girdiğinde söylenecek bir şey kalmamıştı artık. Parlak tiratlarımın ardından bir ilk ve son aşk seferim karaya oturmuştu. Ona ulaşmak için nereye çevirdiysem bakışlarımı, dudaklarına yapışmış mutelası zamanla yalan palavraya savurup durdu. Ustaca engellemekle kalmadı, beni derin derin düşündürtecek bol malzeme de sundu...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat