Çok acele olarak ayrılmak durumunda kalırlar. Mustafa Hafız'ın eşi Gülşen Çulhaoğlu'nun çocuklarına anlattığı gibi yiyeceklerini bile almaya zamanları yoktur. Artık göç başlamıştır. Geçtikleri yerlerdeki bir köye ulaşırlar. Köy, Rus korkusundan henüz boşaltılmıştır. Yiyecek bulma ümidiyle evlere bakarlar. Bu köyden de ayrılanlar o kadar acil ayrılma durumunda kalırlar ki yiyeceklerini bile yanlarına alamazlar. Uğradıkları birkaç evde mısır unu, tereyağı ve pekmez bulurlar. Unu, yağ ile kavururlar, pekmezle karıştırır un helvası yaparlar. Bu yol boyunca azıkları olur. Nereye nasıl gidecekler? Ne gidecekleri mekanı belirleyebilirler ne de nasıl gideceklerini bilebilirler. Sonra gidecekleri mekanlara sağ salim ulaşabilecekler mi? Gittikleri yerde kabul görebilecekler mi?
Yolculuk…
Sadece umuda yolculuk.
Ama bu yolculuk savaş kadar zor olacaktı…
Çok acele olarak ayrılmak durumunda kalırlar. Mustafa Hafız'ın eşi Gülşen Çulhaoğlu'nun çocuklarına anlattığı gibi yiyeceklerini bile almaya zamanları yoktur. Artık göç başlamıştır. Geçtikleri yerlerdeki bir köye ulaşırlar. Köy, Rus korkusundan henüz boşaltılmıştır. Yiyecek bulma ümidiyle evlere bakarlar. Bu köyden de ayrılanlar o kadar acil ayrılma durumunda kalırlar ki yiyeceklerini bile yanlarına alamazlar. Uğradıkları birkaç evde mısır unu, tereyağı ve pekmez bulurlar. Unu, yağ ile kavururlar, pekmezle karıştırır un helvası yaparlar. Bu yol boyunca azıkları olur. Nereye nasıl gidecekler? Ne gidecekleri mekanı belirleyebilirler ne de nasıl gideceklerini bilebilirler. Sonra gidecekleri mekanlara sağ salim ulaşabilecekler mi? Gittikleri yerde kabul görebilecekler mi?
Yolculuk…
Sadece umuda yolculuk.
Ama bu yolculuk savaş kadar zor olacaktı…