Eski ve büyük bir hanın duvarları arasında sürgün bir fotoğrafçı, kapana kısıldığı bu kasvetli tarihten ölümle yaşam arasında bir varoluş kesiti sunuyor. Varlığını nesnelerden itibaren tanımlayan bu sessiz tanık, bir makinenin vizöründen damıtarak işlediği bu tasarımı çocukluğun, tutkunun ve karanlığın imgeleriyle harekete geçiriyor. Her karede biraz daha büyüyen ve her bakışta kendine dönen bir tutsaklığın etkileyici anlatısı. Geleceğin silik ve tekinsiz varlığını geçmişin duvarlarıyla örülü bir yalnızlıkta tüketen yabancı. Maurensig, bu kısa ama derinlikli romanında yitik parçaları bir araya getiriyor.
Eski ve büyük bir hanın duvarları arasında sürgün bir fotoğrafçı, kapana kısıldığı bu kasvetli tarihten ölümle yaşam arasında bir varoluş kesiti sunuyor. Varlığını nesnelerden itibaren tanımlayan bu sessiz tanık, bir makinenin vizöründen damıtarak işlediği bu tasarımı çocukluğun, tutkunun ve karanlığın imgeleriyle harekete geçiriyor. Her karede biraz daha büyüyen ve her bakışta kendine dönen bir tutsaklığın etkileyici anlatısı. Geleceğin silik ve tekinsiz varlığını geçmişin duvarlarıyla örülü bir yalnızlıkta tüketen yabancı. Maurensig, bu kısa ama derinlikli romanında yitik parçaları bir araya getiriyor.