Yandaki evde uzun ve alışılmadık bir sessizlik sonrası, "Hayırdır dut yemiş bülbül gibisin? Yatmıyor musun? Diğerleri uyudu, yarın yolumuz uzun, yürüyerek yangın kulesinin olduğu tepeye gideceğiz."
"Dışarıda bir an yıldızlara saman yoluna daldı gözlerim."
"Ee?"
"Sonra rastgele bir yıldıza takıldım, bunca akıl almaz büyüklük içinde ne saçma olduğumuzu düşünürken, o yıldız da sanki tanıdık bir şeye bakıyormuşum hissi kapladı içimi, bir ürperti geldi."
"Uydudur. Her haltımızı izliyorlar ya!"
"Lan çok şükür uyduyla yıldızı ayırabiliyoruz hâlâ!"
"Şaka lan!"
"Sonra gözüm zifiri karanlıkta ormana doğru takıldı, hani körlemesine dalıp gidesim geldi."
"Gideydin! Ayısı kurdu seni bekliyordur."
Yandaki evde uzun ve alışılmadık bir sessizlik sonrası, "Hayırdır dut yemiş bülbül gibisin? Yatmıyor musun? Diğerleri uyudu, yarın yolumuz uzun, yürüyerek yangın kulesinin olduğu tepeye gideceğiz."
"Dışarıda bir an yıldızlara saman yoluna daldı gözlerim."
"Ee?"
"Sonra rastgele bir yıldıza takıldım, bunca akıl almaz büyüklük içinde ne saçma olduğumuzu düşünürken, o yıldız da sanki tanıdık bir şeye bakıyormuşum hissi kapladı içimi, bir ürperti geldi."
"Uydudur. Her haltımızı izliyorlar ya!"
"Lan çok şükür uyduyla yıldızı ayırabiliyoruz hâlâ!"
"Şaka lan!"
"Sonra gözüm zifiri karanlıkta ormana doğru takıldı, hani körlemesine dalıp gidesim geldi."
"Gideydin! Ayısı kurdu seni bekliyordur."