Gulyabani

Stok Kodu:
9786056364747
Boyut:
14.00x21.00
Sayfa Sayısı:
215
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
11,11
8,89
9786056364747
630043
Gulyabani
Gulyabani
8.89

Hoppaca bir kız olan Muhsine çok güzel bir kızdır. Annesi ve babası o daha gençken ölür. Komşuları Muhsine'yi geyindirip.geçindirir ve çehiz vererek onu birisiyle evlendirirler. Fakat Muhsine kocasıyla pek anlaşamaz ve bir gün kocası evde yokken kaçar. Daha sonra ana dostu olan Ayşe Hanım adlı bir kadın onu bulur ve ona onun hizmetçilik yapabileceği iyi ve namuslu bir yere götüreceğini söyler. Ama Ayşe Hanımın Muhsine'ye bir tafsiyesi vardır. O da şudur ki; Eğer oradakalıp iyi para kazanmak ve daha sonra kendine iyi yuva kurmak istiyorsa orada olup bitenleri kimseye söylemeyecek ve bunlara tepki vermeyecekti. Muhsine bu fikre evet der.Ayşe Hanım Muhsine'yi bir dağın tepesindeki köşke götürür. Burada onları Çeşmifelek Kalfa ve Ruşen adlı iki hizmetçi karşılar. Daha sonra Ayşe Hanım Muhsine'yi burada bırakıp gider. Muhsine bu köşkün garipliklerine şaşıp kalır. Çünki gelirken onları buraya getiren arabacını konuştuğu cin.per ve gulyabani muhabbetine inanamayan Muhsine, bunlara inanmaya başlar. Muhsine Ayşe Hanımın onu buraya büyük bir bahşiş karşılığında getirdiğini bu zaman anlar ve kafasına vurur. Gitmeye çalışır fakat ona buraya gelen insanların bir daha geri dönemeyeceğini söylerler. Muhsinenni getirildiği köşkün her tarafında her gece cinler,periler dolaşır.Bunlardan en korkuncu ise Gulyabani'dir. Cinler ve Periler her gece bu köşkün etrafına gelip odalara girerek abuk subuk sesler çıkarır ve Muhsineye saldırırlar. Muhsineyse ona verilen tafsiyeler göre hareket ederek sesini çıkarmaz bu da benim kaderimdir der. Bir gün gece bir erkek peri Muhsine Hanımın odasına gelir. Muhsine bu durum karşısında şaşkın kalmıştır. Bu erkek perinin adı Hasan'mış. Hasan çok güzel yüzlü peridir. Hasan kendisinin peri olmadığını ve onu bu köşkten kurtarmak istediğini söyler. Fakat Muhsine bu olaylarla sürekli karşılaştığından onun sözüne inanmaz. Hasan ise ona aşık olduğunu ve onu sevdiğini, onun için her şey yapabieceğini söyler. Daha sonra Hasan'ın insan olduğu ve Şehirden bu köye geldiği anlaşılır. Hasan sonunda bu cin.peri saçmalıklarının bir iç yüzünün olduğunu anlar ve bunu ortaya çıkarır. Demek ki, cin.per, ve gulyabani muhabbeti saçmalıktan ibaretmiş. Bunların hepsi cin.peri ve gulyabani kılığına girmiş birer insanlarmış.Bu insanlar cahil köy halkını kandırır ve namussuzca işler yaparlarmış. Hasan onların hepsini yakalar ve halkın önünde hepsini tanıtarak cezalandırır. Sonra Muhsine Hasan'la evlenir, köşkte hizmetçilik yapan Çeşmifelek Kalfa ve Ruşen'e de birer kaça bulurlar. Onlar da mutlulukla hayatını devam ettirir. Köşkün sahibi. Hanımefendi de Muhsine ve Hasan'la birlikte bir müddet yaşar ve sonra hayatını değiştirerek bütün malını ve mülkünü onlara bırakır. Hasan'la Muhsine hayatlarına mutlulukla devam ederler.

Hoppaca bir kız olan Muhsine çok güzel bir kızdır. Annesi ve babası o daha gençken ölür. Komşuları Muhsine'yi geyindirip.geçindirir ve çehiz vererek onu birisiyle evlendirirler. Fakat Muhsine kocasıyla pek anlaşamaz ve bir gün kocası evde yokken kaçar. Daha sonra ana dostu olan Ayşe Hanım adlı bir kadın onu bulur ve ona onun hizmetçilik yapabileceği iyi ve namuslu bir yere götüreceğini söyler. Ama Ayşe Hanımın Muhsine'ye bir tafsiyesi vardır. O da şudur ki; Eğer oradakalıp iyi para kazanmak ve daha sonra kendine iyi yuva kurmak istiyorsa orada olup bitenleri kimseye söylemeyecek ve bunlara tepki vermeyecekti. Muhsine bu fikre evet der.Ayşe Hanım Muhsine'yi bir dağın tepesindeki köşke götürür. Burada onları Çeşmifelek Kalfa ve Ruşen adlı iki hizmetçi karşılar. Daha sonra Ayşe Hanım Muhsine'yi burada bırakıp gider. Muhsine bu köşkün garipliklerine şaşıp kalır. Çünki gelirken onları buraya getiren arabacını konuştuğu cin.per ve gulyabani muhabbetine inanamayan Muhsine, bunlara inanmaya başlar. Muhsine Ayşe Hanımın onu buraya büyük bir bahşiş karşılığında getirdiğini bu zaman anlar ve kafasına vurur. Gitmeye çalışır fakat ona buraya gelen insanların bir daha geri dönemeyeceğini söylerler. Muhsinenni getirildiği köşkün her tarafında her gece cinler,periler dolaşır.Bunlardan en korkuncu ise Gulyabani'dir. Cinler ve Periler her gece bu köşkün etrafına gelip odalara girerek abuk subuk sesler çıkarır ve Muhsineye saldırırlar. Muhsineyse ona verilen tafsiyeler göre hareket ederek sesini çıkarmaz bu da benim kaderimdir der. Bir gün gece bir erkek peri Muhsine Hanımın odasına gelir. Muhsine bu durum karşısında şaşkın kalmıştır. Bu erkek perinin adı Hasan'mış. Hasan çok güzel yüzlü peridir. Hasan kendisinin peri olmadığını ve onu bu köşkten kurtarmak istediğini söyler. Fakat Muhsine bu olaylarla sürekli karşılaştığından onun sözüne inanmaz. Hasan ise ona aşık olduğunu ve onu sevdiğini, onun için her şey yapabieceğini söyler. Daha sonra Hasan'ın insan olduğu ve Şehirden bu köye geldiği anlaşılır. Hasan sonunda bu cin.peri saçmalıklarının bir iç yüzünün olduğunu anlar ve bunu ortaya çıkarır. Demek ki, cin.per, ve gulyabani muhabbeti saçmalıktan ibaretmiş. Bunların hepsi cin.peri ve gulyabani kılığına girmiş birer insanlarmış.Bu insanlar cahil köy halkını kandırır ve namussuzca işler yaparlarmış. Hasan onların hepsini yakalar ve halkın önünde hepsini tanıtarak cezalandırır. Sonra Muhsine Hasan'la evlenir, köşkte hizmetçilik yapan Çeşmifelek Kalfa ve Ruşen'e de birer kaça bulurlar. Onlar da mutlulukla hayatını devam ettirir. Köşkün sahibi. Hanımefendi de Muhsine ve Hasan'la birlikte bir müddet yaşar ve sonra hayatını değiştirerek bütün malını ve mülkünü onlara bırakır. Hasan'la Muhsine hayatlarına mutlulukla devam ederler.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat