Günümüzde gelişmiş ülkelerde ve ülkemizde en sık görülen ölüm nedeni kalp-damar hastalıklarıdır. Bu ölümlerin önemli bir çoğunluğu kalp-damar hastalıklarının akut ve özellikle acil olanlarından kaynaklanmaktadır. Bu acil ve akut evrede uygulanan hızlı ve doğru tanı, değerlendirme ve etkin ve güncel tedavi girişimleri mortalite ve morbititeyi önemli ölçüde azaltmaktadır. Bunda baş döndürücü hızla gelişen teknoloji ve oldukça geniş çaplı düzeyli araştırmaların katkısı inkar edilemez. Öte yandan bu gelişmelere rehberlik eden Avrupa ve Amerikan Kardiyoloji Derneklerinin titiz çalışmaları sonucu ortaya çıkan öneriler ve eğitici kongreler hekimlerin bilgi donanımlarını arttırması da önemli katkılarda bulunmaktadır. Nitekim son yıllarda kalp-damar hastalıklarından ölümün beşte bir; akut miyokard infaktüsü ve inmeden ölümün üçte bir oranında azaldığı yapılan objektif çalışmalarda gözlenmektedir.
Günümüzde gelişmiş ülkelerde ve ülkemizde en sık görülen ölüm nedeni kalp-damar hastalıklarıdır. Bu ölümlerin önemli bir çoğunluğu kalp-damar hastalıklarının akut ve özellikle acil olanlarından kaynaklanmaktadır. Bu acil ve akut evrede uygulanan hızlı ve doğru tanı, değerlendirme ve etkin ve güncel tedavi girişimleri mortalite ve morbititeyi önemli ölçüde azaltmaktadır. Bunda baş döndürücü hızla gelişen teknoloji ve oldukça geniş çaplı düzeyli araştırmaların katkısı inkar edilemez. Öte yandan bu gelişmelere rehberlik eden Avrupa ve Amerikan Kardiyoloji Derneklerinin titiz çalışmaları sonucu ortaya çıkan öneriler ve eğitici kongreler hekimlerin bilgi donanımlarını arttırması da önemli katkılarda bulunmaktadır. Nitekim son yıllarda kalp-damar hastalıklarından ölümün beşte bir; akut miyokard infaktüsü ve inmeden ölümün üçte bir oranında azaldığı yapılan objektif çalışmalarda gözlenmektedir.