Osmanlı siyasal sisteminin en belirgin özelliği kuşkusuz Saltanat ve Hilafet kurumudur. Bu kurumlar yapının çağdaş devlet sistemine geçişteki yeri ve öneminin yeterince algılanamadığı, hatta politik beklentiler uğruna zaman zaman yanlış yorumlandığı görülebilmektedir. Ancak Halifeliğin kaldırılmasıyla gerçekleşen çağdaş Cumhuriyet devrimi ve Laik hukuk sistemi; insan düşüncesinin binlerce yıllık evriminin sonucudur. Günümüz siyaset teorisyenleri açısından gelinen nokta ise; tarihi serüveni bilinmeden yapılan yorumların, toplumsal olay ve olguları değerlendirmede sağlıklı sonuçlara götürmediği gerçeğidir.
Bir doktora çalışması olan bu kitapta, Cumhuriyet devriminin en önemli aşamalarından biri olan “Halifeliğin Kaldırılması ve Türkiye'de Laiklik” konusu incelenmektedir. Saltanat ve Hilafet kadar Atatürk, Türk Devrimi ve Laiklik üzerine düşünceye dalanların, bu eserdeki bilgi ve belgelerle tarihi yeniden okuyarak, günümüze dersler çıkaracakları muhakkaktır...
Osmanlı siyasal sisteminin en belirgin özelliği kuşkusuz Saltanat ve Hilafet kurumudur. Bu kurumlar yapının çağdaş devlet sistemine geçişteki yeri ve öneminin yeterince algılanamadığı, hatta politik beklentiler uğruna zaman zaman yanlış yorumlandığı görülebilmektedir. Ancak Halifeliğin kaldırılmasıyla gerçekleşen çağdaş Cumhuriyet devrimi ve Laik hukuk sistemi; insan düşüncesinin binlerce yıllık evriminin sonucudur. Günümüz siyaset teorisyenleri açısından gelinen nokta ise; tarihi serüveni bilinmeden yapılan yorumların, toplumsal olay ve olguları değerlendirmede sağlıklı sonuçlara götürmediği gerçeğidir.
Bir doktora çalışması olan bu kitapta, Cumhuriyet devriminin en önemli aşamalarından biri olan “Halifeliğin Kaldırılması ve Türkiye'de Laiklik” konusu incelenmektedir. Saltanat ve Hilafet kadar Atatürk, Türk Devrimi ve Laiklik üzerine düşünceye dalanların, bu eserdeki bilgi ve belgelerle tarihi yeniden okuyarak, günümüze dersler çıkaracakları muhakkaktır...