Dinler insan içindir. Asıl amaç mutlu yaşamaktır: Din ve inanç; kişiyi, kendi dünyasında yetkin ve bilinçli kılmak, sevgi ile donatmak ister. Bunun yanında, toplumsal düzeni, güveni de yaratmak ister. Tüm bunları yaparken; insan ve toplum için ödevler yükler.
Aslında dinler, barış demektedir ama inananlar egemenlik peşinde koşup dini duyguları istismar etmektedir. Dinlerinkökenleri; paganik, filozofik, geleneksel, semavi olabilir. Her kamil insan, günün bilgisi ve koşulları dairesinde barışiçinde birlikte yaşamayı istemektedir. İnsanların, rengi dili, ili, kültürü farklıdır.
Dinlerin de tarihi, dili, coğrafyası, inanırı ve onun kültürü, ibadet şekli ve din adamlarının rolü, hiyerarşisi, ibadetin zamanı, sayı ve şekilleri de farklıdır. Bütün bu zenginlikiçinde, insanlık fikrinin merkezinde güven, sevgi, barış, birlikte yaşamak vardır.
Öyle ise dinler; rekabet ve yarışma unsurları olmayıp, aslında insanı mutlu etmek ve doğayı korumak için vardırlar. Din ve inançların hepsi, adına ne derse desin, bir yaratana inanmaktadır. Kendi sistemi içinde, insanlığa ve doğaya uyum sağlamaktadır ve tüm kutsallar insan içindir.
Peki, öyle ise' hangi din?
'Evet, görülüyor ki 'her din!'
Dinler insan içindir. Asıl amaç mutlu yaşamaktır: Din ve inanç; kişiyi, kendi dünyasında yetkin ve bilinçli kılmak, sevgi ile donatmak ister. Bunun yanında, toplumsal düzeni, güveni de yaratmak ister. Tüm bunları yaparken; insan ve toplum için ödevler yükler.
Aslında dinler, barış demektedir ama inananlar egemenlik peşinde koşup dini duyguları istismar etmektedir. Dinlerinkökenleri; paganik, filozofik, geleneksel, semavi olabilir. Her kamil insan, günün bilgisi ve koşulları dairesinde barışiçinde birlikte yaşamayı istemektedir. İnsanların, rengi dili, ili, kültürü farklıdır.
Dinlerin de tarihi, dili, coğrafyası, inanırı ve onun kültürü, ibadet şekli ve din adamlarının rolü, hiyerarşisi, ibadetin zamanı, sayı ve şekilleri de farklıdır. Bütün bu zenginlikiçinde, insanlık fikrinin merkezinde güven, sevgi, barış, birlikte yaşamak vardır.
Öyle ise dinler; rekabet ve yarışma unsurları olmayıp, aslında insanı mutlu etmek ve doğayı korumak için vardırlar. Din ve inançların hepsi, adına ne derse desin, bir yaratana inanmaktadır. Kendi sistemi içinde, insanlığa ve doğaya uyum sağlamaktadır ve tüm kutsallar insan içindir.
Peki, öyle ise' hangi din?
'Evet, görülüyor ki 'her din!'