Hastalıklar artıyor. Gıda zannederek yiyip içtiklerimiz bizi daha çocuk yaşta zehirlemeye başlıyor. Tıp ise üç maymunu oynuyor, duymuyor, görmüyor, uyarmıyor. Bugün tıbbın en büyük marifeti, 'kontrole git bakalım, neren hastalanmış' demek. O büyük an gelip de hastalandığımızda büyük bir sevinçle üzerimize atılıyor. Testler, tahliller, MR'lar, ilaçlar, cihazlar, ameliyatlar... 'Vahşi tıp' ve 'Sağlıksız gıda endüstrisi' ortak çıkarlar doğrultusunda adeta sırt sırta vermiş. 'müşteri' bekliyor!
Allah'tan modern tıbın robotu olmamış, 'şefkatli' hekimlerimiz de var. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta bu kitabın peynir ekmek gibi tükettiğimiz gündelik zehirleri ifşa ediyor. Margarin markasıyla kol kola kampanya düzenleyen derneklerin ipliği pazara çıkıyor. İlaç ve gıda şirketlerinin idamı olmuş sözde otoritelerin kulağını çekiyor! Uluslararası tıp yayınlarını yakından takip eden yazar, dünyada neler olup bittiğini, çıkarmamız gereken dersleri de anlatıyor.
Hastalıklar artıyor. Gıda zannederek yiyip içtiklerimiz bizi daha çocuk yaşta zehirlemeye başlıyor. Tıp ise üç maymunu oynuyor, duymuyor, görmüyor, uyarmıyor. Bugün tıbbın en büyük marifeti, 'kontrole git bakalım, neren hastalanmış' demek. O büyük an gelip de hastalandığımızda büyük bir sevinçle üzerimize atılıyor. Testler, tahliller, MR'lar, ilaçlar, cihazlar, ameliyatlar... 'Vahşi tıp' ve 'Sağlıksız gıda endüstrisi' ortak çıkarlar doğrultusunda adeta sırt sırta vermiş. 'müşteri' bekliyor!
Allah'tan modern tıbın robotu olmamış, 'şefkatli' hekimlerimiz de var. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta bu kitabın peynir ekmek gibi tükettiğimiz gündelik zehirleri ifşa ediyor. Margarin markasıyla kol kola kampanya düzenleyen derneklerin ipliği pazara çıkıyor. İlaç ve gıda şirketlerinin idamı olmuş sözde otoritelerin kulağını çekiyor! Uluslararası tıp yayınlarını yakından takip eden yazar, dünyada neler olup bittiğini, çıkarmamız gereken dersleri de anlatıyor.