Charles Waterston, Londra'da yaşayan bir mimardır. Sevdiği bir karısı ve iyi bir işi olmasına rağmen, günün birinde her şey tersine döner. Evliliği yıkılırken, istemediği halde New York'ta çalışmak zorunda kalır.
Geçmişin sorgulanması ve kendisiyle barışık olmak adına çıktığı gezide, Massachussetts'in küçük bir kasabasında, Sarah Ferguson adlı kadının, iki yüz yıl önce yaşadığı göl kenarındaki evde kalır. Sarah'ın varlığını evin her yerinde hissederken, eski bir sandığın içinde bulduğu günlükler, ikisi arasında bir bağ kurar.
Charles, Sarah'ın dünyasında kendini bulurken, geçmişi unutup umutla geleceğe bakmayı öğrenir.
Charles Waterston, Londra'da yaşayan bir mimardır. Sevdiği bir karısı ve iyi bir işi olmasına rağmen, günün birinde her şey tersine döner. Evliliği yıkılırken, istemediği halde New York'ta çalışmak zorunda kalır.
Geçmişin sorgulanması ve kendisiyle barışık olmak adına çıktığı gezide, Massachussetts'in küçük bir kasabasında, Sarah Ferguson adlı kadının, iki yüz yıl önce yaşadığı göl kenarındaki evde kalır. Sarah'ın varlığını evin her yerinde hissederken, eski bir sandığın içinde bulduğu günlükler, ikisi arasında bir bağ kurar.
Charles, Sarah'ın dünyasında kendini bulurken, geçmişi unutup umutla geleceğe bakmayı öğrenir.