«Çaresizim… Belki de öyle sanıyorum veya deliriyorum. Nedir bu anlamsız pencereler, kalbimle oynayan tuhaflıklar? Ey gökyüzü, bana dünyanın yere düşen yaprak kadar normal olduğunu söyle, savrulduğunu söyleme ya da yere düşerken kaybolduğunu… Bana basit gerçeklerden bahset…»
Yazar Özge Çakan anne-kız arasındaki ilişkilere dokunurken, genç bir kızı aşk üzerinden kendi geçmişiyle yüzleştiriyor.
Kızın adı Mavi ve o her ne kadar olağan bir hayat yaşamak istese de aşk bir gün kapısını çalıyor. Kendine döndüğü bu döndüğü bu dönemde, unuttuğunu zannettiği anılar da gün yüzüne çıkıyor ve Mavi önce kaçıyor. O kaçtıkça peşini bırakmayan anılar onu daha da derine çekiyor. Peki Mavi ne yapacak? Gerçeğin peşinden giderek aşkla ve diğer gerçeklerle mi yüzleşecek yoksa istediğini düşündüğü o sıradan hayatı mı seçecek?
«Çaresizim… Belki de öyle sanıyorum veya deliriyorum. Nedir bu anlamsız pencereler, kalbimle oynayan tuhaflıklar? Ey gökyüzü, bana dünyanın yere düşen yaprak kadar normal olduğunu söyle, savrulduğunu söyleme ya da yere düşerken kaybolduğunu… Bana basit gerçeklerden bahset…»
Yazar Özge Çakan anne-kız arasındaki ilişkilere dokunurken, genç bir kızı aşk üzerinden kendi geçmişiyle yüzleştiriyor.
Kızın adı Mavi ve o her ne kadar olağan bir hayat yaşamak istese de aşk bir gün kapısını çalıyor. Kendine döndüğü bu döndüğü bu dönemde, unuttuğunu zannettiği anılar da gün yüzüne çıkıyor ve Mavi önce kaçıyor. O kaçtıkça peşini bırakmayan anılar onu daha da derine çekiyor. Peki Mavi ne yapacak? Gerçeğin peşinden giderek aşkla ve diğer gerçeklerle mi yüzleşecek yoksa istediğini düşündüğü o sıradan hayatı mı seçecek?