Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, “Müslüman aleminin tek romanı” olarak tanımladığı Hayy Bin Yakzan, düşünce sınırlarını zorlayıcı ve insan aklının derinliğini göstermesi adına son derece önemli bir yapıt.
Hikâyenin kahramanlarından olan filozof, kendi yurdunda oturduğu bir sırada arkadaşlarıyla birlikte civardaki bir yere gezintiye çıkar. Karşılarına olgun yaşta, dinç, gösterişli ve bilge bir kişi çıkar. Adı Hay b. Yakzân olan bu kişi Beytülmakdis yöresinden olduğunu söyler. Filozofla bilge kişi çeşitli ilmî meseleler üzerine sohbete dalarlar. Söz ferâset ilmine gelir.
Hay, filozofa ahlâk ve psikoloji konuları çerçevesinde insanın erdem ve bilgi yolunda olgunlaşma imkânlarını anlatır. Böyle bir imkânı elde etmenin en temel şartı, filozofun bu yolda kendisine ayak bağı olan arkadaşlarından zamanı gelince uzaklaşmayı bilmesidir.
Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, “Müslüman aleminin tek romanı” olarak tanımladığı Hayy Bin Yakzan, düşünce sınırlarını zorlayıcı ve insan aklının derinliğini göstermesi adına son derece önemli bir yapıt.
Hikâyenin kahramanlarından olan filozof, kendi yurdunda oturduğu bir sırada arkadaşlarıyla birlikte civardaki bir yere gezintiye çıkar. Karşılarına olgun yaşta, dinç, gösterişli ve bilge bir kişi çıkar. Adı Hay b. Yakzân olan bu kişi Beytülmakdis yöresinden olduğunu söyler. Filozofla bilge kişi çeşitli ilmî meseleler üzerine sohbete dalarlar. Söz ferâset ilmine gelir.
Hay, filozofa ahlâk ve psikoloji konuları çerçevesinde insanın erdem ve bilgi yolunda olgunlaşma imkânlarını anlatır. Böyle bir imkânı elde etmenin en temel şartı, filozofun bu yolda kendisine ayak bağı olan arkadaşlarından zamanı gelince uzaklaşmayı bilmesidir.