Heidi neşeyle, dedesinin yaptıklarına bakarak:
"Pek de güzel bir yorgan oldu bu!" dedi.
"Ah, bir an önce gece olsa da yatsam..."
"Fakat bir şeyler yesek daha iyi olur, ne dersin?"
Heidi kendisine bir yatak yapmak için uğraşırken her şeyi unutmuştu. Fakat dedesi yemekten edince karnının çok acıktığını fark etti. Çünkü yola çıktığından beri bir parçacık ekmekle bir fincan sulu kahveden başka bir şey koymamıştı ağzına. Bunun için telaşla:
"Evet, bir şeyler yiyelim," diye büyükbaba, küçüğün ardından yürüdü. Doğru ocağa gitti, büyük kazanı kaldırıp yerine bir tencere koydu, üç ayaklı iskemleye oturarak ocağı ateşledi. Odaya parlak bir aydınlık yayılmıştı. Az sonra tencerenin içindeki kaynamaya başladı.
Heidi neşeyle, dedesinin yaptıklarına bakarak:
"Pek de güzel bir yorgan oldu bu!" dedi.
"Ah, bir an önce gece olsa da yatsam..."
"Fakat bir şeyler yesek daha iyi olur, ne dersin?"
Heidi kendisine bir yatak yapmak için uğraşırken her şeyi unutmuştu. Fakat dedesi yemekten edince karnının çok acıktığını fark etti. Çünkü yola çıktığından beri bir parçacık ekmekle bir fincan sulu kahveden başka bir şey koymamıştı ağzına. Bunun için telaşla:
"Evet, bir şeyler yiyelim," diye büyükbaba, küçüğün ardından yürüdü. Doğru ocağa gitti, büyük kazanı kaldırıp yerine bir tencere koydu, üç ayaklı iskemleye oturarak ocağı ateşledi. Odaya parlak bir aydınlık yayılmıştı. Az sonra tencerenin içindeki kaynamaya başladı.