Sen kendinden vazgeçmeyince aramak da bulmak da ne mümkün.
Bu yolda öyle yanmalısın ki, gönlüne giren her masivâ yanıp yok olmalı ve öyle ışık olmalısın ki, içine girdiğin her karanlık aydınlanmalı seninle.
Öyle teslim olmalısın ki, sendeki bütün arzular ve hevesler yok olmalı.
Tıpkı ateşin odunu yediği gibi.
Odun, ateşe teslim olduğu vakit odundan geriye kalan sadece bir avuç küldür.
O da bir rüzgârla yok olup gider...
Sen kendinden vazgeçmeyince aramak da bulmak da ne mümkün.
Bu yolda öyle yanmalısın ki, gönlüne giren her masivâ yanıp yok olmalı ve öyle ışık olmalısın ki, içine girdiğin her karanlık aydınlanmalı seninle.
Öyle teslim olmalısın ki, sendeki bütün arzular ve hevesler yok olmalı.
Tıpkı ateşin odunu yediği gibi.
Odun, ateşe teslim olduğu vakit odundan geriye kalan sadece bir avuç küldür.
O da bir rüzgârla yok olup gider...