Gotik akımının ilk yapıtı olarak kabul edilen Otranto Şatosu'nun yazarı Horace Walpole, İngilizcenin ilk sürrealist metin örneği olarak tanımlanabilecek Hiyeroglif Masallar'ı, İlk olarak 1785'te sadece altı kopya olarak bastı ve bu kopyaları sadece kendisine sakladı. Kitaba yazdığı önsözde, “Hiyeroglif Masallar, hiç şüphesiz, dünyanın yaratılmasından kısa bir süre önce, henüz keşfedilmemiş, herhangi bir yerleşimin olmadığı Crampcraggiri Adası'nın dağlarında yazıldı ve o günden bu yana sözlü gelenek sayesinde korundu.“ diyen Walpole'un az bilinen bu eseri, zamanının kurmaca geleneğine başkaldıran absürd, ironik ve göndermelerle dolu altı masalı bir araya getiriyor.“
“Eski zamanlarda, üç kızı olan bir kral vardı. Yani üç kızı olurdu, eğer bir taneye daha sahip olsaydı. Fakat her nedense en büyük kızı hiç doğmamıştı. Çok güzel, bir hayli zeki ve devrin tüm yazarlarının da doğruladığı gibi Fransızcayı kusursuz konuşan bir kızdı. Hal böyleyken hiçbiri, kız hiçbir zaman var olmamış gibi görünmezdi.“
Gotik akımının ilk yapıtı olarak kabul edilen Otranto Şatosu'nun yazarı Horace Walpole, İngilizcenin ilk sürrealist metin örneği olarak tanımlanabilecek Hiyeroglif Masallar'ı, İlk olarak 1785'te sadece altı kopya olarak bastı ve bu kopyaları sadece kendisine sakladı. Kitaba yazdığı önsözde, “Hiyeroglif Masallar, hiç şüphesiz, dünyanın yaratılmasından kısa bir süre önce, henüz keşfedilmemiş, herhangi bir yerleşimin olmadığı Crampcraggiri Adası'nın dağlarında yazıldı ve o günden bu yana sözlü gelenek sayesinde korundu.“ diyen Walpole'un az bilinen bu eseri, zamanının kurmaca geleneğine başkaldıran absürd, ironik ve göndermelerle dolu altı masalı bir araya getiriyor.“
“Eski zamanlarda, üç kızı olan bir kral vardı. Yani üç kızı olurdu, eğer bir taneye daha sahip olsaydı. Fakat her nedense en büyük kızı hiç doğmamıştı. Çok güzel, bir hayli zeki ve devrin tüm yazarlarının da doğruladığı gibi Fransızcayı kusursuz konuşan bir kızdı. Hal böyleyken hiçbiri, kız hiçbir zaman var olmamış gibi görünmezdi.“